HAY BEN SENİN…! papazı olmayan kilisenin hocası olmayan lisenin…

Hemen hemen her sabah yataktan kalkıp uyku sersemi halinizle Belediye hoparlöründen anons edilen o malum ölüm ilanlarını duyarsınız değil mi ;

“Mesçit Mahallesi sakinlerinden falncanın babası, pişmancanın dedesi vefat etmiştir.” Ya da ;

“Camii Muradiye Mahallesi EŞRAFLARINDAN filanca hakkın rahmetine kavuşmuştur.” Diye değil mi.? Dikkat etmişimdir son yıllarda Uzunköprü’de ölümler her geçen gün artarken buna karşılık ise doğum oranlarında ise yok denecek kadar nesil (hiç istemeyerek) dünyaya gelerek Uzunköprü gibi miadını yitirmiş kasabayla tanışmak zorunda kalıyor maalesef.

Eskiden tanıdık, bildik ve aşina olduğumuz insan, dost, tanıdık, arkadaşlarımızın ilk çocukları dünyaya geldiğinde onların bu mutluluklarını gazete sayfalarına verilen ;

“Allah sağlıklı ve uzun ömürlü etsin inşallah” diye yazılan ilanlarla tüm kasaba ahalisi ile paylaşıp onların bu mutluluğunu herkese duyururduk. Yine halen nedense ilçede zengin biri, işadamı, siyasetçi, bürokrat yani kısaca EŞRAF diye tabir edilen birisi vefat ettiğinde gazeteler o kişinin resmini kapmak için adeta birbirlerini ezerler. Ama kenar mahallelerde garibin biri vefat ederse o garibanın vefatını hiçbir gazete ciddiye alıp bu acı haberini duyurmak ve paylaşmak istemeyince Belediye anonsu ile başlayan merasim cenaze nakil aracıyla biter gider. Yani diyorum ki şayet sen EŞRAFTAN ve kasabanın ekabir takımından değilsen sofradaki yerin ahırdaki öküzden sonra gelir. Garibin ölümüne gazetelerin sayfalarında vefat ilanına rastlayamazsın ama bu kasabada elin adamının kümesteki horozunun ya da ahırdaki sıpasının taziyesine rastlarsan şaşırma…!

***                             ***                             ***

Duyduk duymadık demeyin CHP ve MHP’nin ortak çatı adayı bu Pazar günü Edirne’ye teşrif edeceklermiş bunu da bana Borsa’nın iftar yemeğinde CHP İlçe Başkanı İnanç SÜLÜŞ üfletti. Başkan SÜLÜŞ bu havadisi verirken gözleri ışıldıyordu billahi, Ekmeleddin Beyi MHP İlçe Başkanı Erdoğan ORMAN’la birlikte karşılamaya giderler herhalde. Bu arada Borsa’nın iftar yemeğinde Başkan SÜLÜŞ’ün yeni bırakıp toplattığı sakalları benim gibi çok kişinin de gözlerinden kaçmayınca bana da malzeme çıkmış oldu böylece.

Gerçekten yahu adamların çatı adayları İslami kökenli olunca bu bizim solcular da bir tuhaf oldular yani. Edirne Belediye Başkanı Recep GÜRKAN yukarıdaki resimde görüldüğü gibi sakala özenip suratında kıl birikmesine müsaade edince bizim Başkan SÜLÜŞ’de ondan özenmiş olacak ki o da sakala bürünmüş, ehh artık duasını yapmak da bize düşer herhalde…!

Yahu bu sosyalist solcular daha düne kadar sakal bırakanlara YOBAZ demiyormuydu, bu ne kılık değiştirmek şimdi. Ah bre Ekmeleddin sen nelere kadirmişsin helal olsun örnek oldun adamlara bravo…

***                             ***                             ***

Dünkü yazımda iki kelimeyle tarihi kiliseden bahsettik diye telefon yağmuruna tutulduk neredeyse. Bu ne kilise aşkıymış arkadaş, yok efendim kilisenin papazı yokmuş, vay efendim Pazar günleri Yunanistan’dan duyulması ve kilise çanını çalmak için bir de kadrolu zangoç lazımmış falan. Ne işlerle uğraşıyoruz, ne günlere kalmışız, gerçekten insan gülmek ile ağlamak arasında çekimser kalıyor.

***                             ***                             ***

Geride bıraktığımız günlerde ilçenin en önemli gündem maddesi neydi.? Elbette T.E.V Anadolu Öğretmen Lisesi’nin tabelasının FEN Lisesi olarak değiştirilmesiydi değil mi. Peki ne oldu tabela değişince kasaba çaresizlikten kurtuldu mu. Yooo korkarım bu okulumuzun da akibeti Meslek Yüksek Okulu ve 5 Yıllık Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu’na benzeyecek.

Nedenine gelince saydığım her iki okulda olduğu gibi Fen Lisesi’ne gerekli öğretim görevlisi bulmanın çok kolay olduğunu mu zannediyorsunuz. Ya da bu adıyla birlikte tabelası değiştirilen Fen lisesinin gerekli olan Okul Aile Birliği Derneği var mı, varsa şayet bu derneğin yöneticileri bu okul hakkında yeterli bilgiye sahipler mi. Yoksa da eğer derhal bu derneğin kurulması ve çalışmaya başlaması gerekmiyor mu.

Hadi be sizde kafa yorduğuma değer mi acaba….