duvarına yazmışlar suratına vurmuşlar

Bizim İYİ Partililerin canları sıkılmasın yürekleri daralmasın diye bundan evvelki istifaları hatırlatmıyorum sadece dün gazetelerden edindiğim şu istifa havadisini sizlerle paylaşmayı uygun buldum. Bakın dün gazeteler ne yazmışlar ; “İYİ Parti İstanbul İl Teşkilatı Kurucu Yönetim Kurulu Üyesi Ali Kıdık, partisinden istifa ettiğini duyurdu.”

Neyse meselemiz elbette bu kadardan ibaret değil, bakın bizim İYİ Parti Edirne milletvekili Mehmet AKALIN diyor ki;

“Bizim İYİ Parti olarak gayemiz AK Partiyi kazandırmak ya da kaybettirmek değil, İYİ Parti’nin kazanmasıdır.”

Yani bir biçimde Sayın AKALIN kendi partisinin seçmenlerinin yanı sıra AK Parti’nin seçmenlerine de sıcak bir mesaj çekiyor, kucak açıyor. Öteki taraftan partinin Genel Başkanı AKŞENER ise bunun tam tersine ve aksine ittifak kapılarını kapattığı CHP seçmenine savaş açıyor, onları ürkütüyor, uzaklaştırıyor, kaçırıyor.

***                             ***                             ***

Yani diyorum ki İYİ Parti’de ciddi sıkıntılar var. Parti yönetimi de Meral Akşener de durumun farkında. O yüzden yaptıkları abartılı açıklamalarla içine düştükleri durumun üzerini örtmeye çalışıyorlar. Meral Hanım, kurumsal bir saldırı altında olduklarını söylüyor. Partilerine operasyon düzenlendiğini iddia ediyor. Hatta bunun bir “savaş” olduğunu dillendiriyor.

Öyle mi acaba?

KASABALI olarak Bence hiç ilgisi yok. Çünkü bugün İyi Parti’ye yapılanlar, dün kendisinin CHP’ye yaptıklarından farklı değil. Meral Hanım da CHP’nin içine el atmaya çalışmış, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ı, Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı bayrak açmaya teşvik ve tahrik etmişti.

Bugün onları “Niye yapmadınız korkaklar” diye suçluyor. Ama isim vermese de Ekrem İmamoğlu’nu İyi Parti’nin içini karıştırmaya kalkmakla itham ediyor. Hem de İBB’deki birkaç belediye meclis üyesi ile! Bunu da “büyük operasyon” diyerek milletin önüne koyuyor.

Onun için daha evvel de dediğim üzere yaşadığımız bu kasadaki insanlar da elbette benim okuduğum gibi izlediğim gibi, takip ettiğim gibi gazete okuyorlar, televizyon seyrediyorlar ve bunları görüyorlar, bir kenara not ediyorlardır günü vakti zamanı gelince elbette bunları bizim İYİ Parti Belediye Başkan adayı Ediz MARTİN’in suratına karşı haykıracaklardır. Onun için çok sevdiğim Sayın MARTİN kardeşime hazırlıklı olması açısından ve faydam dokunacağımdan herkesten evvel KASABALI olarak ben buradan haykırayım istedim yoksa herhangi bir art niyetimin olmadığını bilmenizi isterim.

***                             ***                             ***

Keşan’dan sonra Edirne’de de büyük bir cesaret örneği sergileyerek önseçim isteyen Belediye Başkanı Recep GÜRKAN’ı bu tavrından dolayı kutluyor ve tebrik ediyor alkışlıyorum. Şimdi sakın bana kalkıp bunun bizim kasabayla ne alakası var KASABALI? Demeyin ilgi alakası olmasa buraya not düşmeyiz herhalde. Sizce CHP’de Belediye Başkan adaylığına soyunanlardan hangi birisi önseçim isteyecek kadar cesaretlidir? Mevcut Başkan Özlem BACAN’mı? Bir evvelki Başkan Enis İŞBİLEN’mi? Edip Can YAYALAR’’mı? Bence hiçbirisi…!

***                             ***                             ***

Şimdi bizim kasaba insanlarından her dört kişiden birisine sorsanız ; “AK Parti’nin Belediye Başkan adayı olarak kimi görmek istersiniz?”

Diye bu bahsettiğim dört kişiden birisi değil, dört kişiden üç kişisi Mustafa RAVALI ismini zikredecektir, söyleyecektir. İşte bu soruyu temayül yoklaması veya AK Parti Genel Merkezinin yapacağı, yaptıracağı anketlerden evvel öncelikle AK Parti İl Başkanı Belgin İBA ve milletvekili Fatma AKSAL’ın sahaya inip insanlara sormaları ve araştırma yapmaları gerekir diye düşünüyorum.

***                             ***                             ***

CHP’de değişim oldu” deyip hayal satan arkadaşlar. Neyin değiştiğini bir deyiverin hele… Hiç hissettirmiyorlar. Sanki Genel Başkanı değişmemiş, kurultay olmamış gibi duruyor CHP…

Kurultay konuşmaları bile aynıydı. Delegelerden oy isterken her ikisi de (eski ve yeni genel başkan) Demirtaş ve Kavala’ya selam çakarak delegelerden oy istemişlerdi. CHP’nin değişimci yeni genel başkanının Türkiye’yi işgalci gören ‘Pervin Chakar’ın elini öptü. Soprano Pervin’den sonra, HEDEP’li Pervin’e selamlar…

Hasılıkelam CHP’nin “temel değerlerinde” değişen bir şey olmayacağının sinyalleriydi bunlar. Bizim kasabanın aklı-selim sağduyulu seçmenleri elbette bunları bir kenara yazmışlardır, koymuşlardır günü gelince CHP’li Belediye Başkan adayının suratına vuracaklardır şüphesiz.