İlçemizde bu yıl TÜRK OCAĞI şubesinin düzenlediği 3 Mayıs Türkçülük Günü programına ilgi büyük oldu. Pazar günü Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi bahçesinde bir piknik ve şölen havasında gerçekleştirilen program saygı duruşu ve İstiklal marşı ile başladı. Türk Ocağı Şube Reisi Ahmet ACAROĞLU günün anlam ve önemi ile ilgili konuşmasında özetle şunları dile getirdi:” 3 Mayıs 1944 tarihi, Edebiyat öğretmeni H.Nihal ATSIZ’ın yargılandığı davanın ikinci duruşmasının tarihidir. Nedir ATSIZ’ın suçu? ATSIZ; Boğaziçi Lisesinin Edebiyat öğretmenidir. ORHUN adında bir dergi çıkarmaktadır. Bu dergide Başbakan Şükrü Saraçoğlu’na ithafen bir mektup yayınlayarak M.E.B’deki komünist kadrolaşmaya ve tayinlere dikkat çekerek, Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel’i şikayet eder. Başbakan ;”Biz de Türkçüyüz, biz de milliyetçiyiz. Türkçülük bizim için bir kültür meselesi olduğu kadar aynı zamanda bir kan davasıdır.” diye konuşmalar yapınca ATSIZ ikinci mektubunu yayımlar ve bu sefer yapılan tayin ve atamaların listesini verir. Bu listedekilerden Sebahattin Ali ve Nevzat Tandoğan tarafından ATSIZ aleyhine hakaret davası açılır. İkinci duruşmada binlerce üniversiteli genç toplanır. Salona gençlerden kimse alınmayınca kalabalık sloganlar atarak Ulus’a doğru yürüyüşe geçerler. Emniyet güçlerinin sert müdahalesi bir çok gencin yaralanmasına ve tutuklanmasına sebep olur. Takiben 19 Mayıs bayramında Cumhurbaşkanı İsmet İNÖNÜ’nün yatıştırıcı bir konuşma yapması beklenirken, İNÖNÜ tam tersine sert bir konuşma yapıp milliyetçileri suçlayınca tutuklamalar yurt çapına yayılır ve dava ırkçılık-Turancılık davasına dönüşür. Alpaslan Türkeş’inde aralarında bulunduğu 23 milliyetçi aydın ve bilim adamı tabutluklarda yatırılıp ağır işkencelere tabi tutulur. İki yıl sonra neticelenen dava beraatla sonuçlanır. Çektikleri acı, ıstırap ve işkence bugün bizlere miras kalır. Allah hepsine rahmet eylesin. Onları unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız. Dün MHP ve Ülkücü kuruluşlar, bugün de Balyoz ve Ergenekon davalarında benzer acılar yaşandı, yaşanıyor. Davalar ve tutuklamalar siyasi linçe dönüştürülmemeli, kumpaslar paramparça edilerek gerçek adalet tesis edilmelidir. “Kutlama programı; halk oyunları, güreş müsabakası, Türk Ocağı Okçuluk Takımının gösterisi, şiir ve müzik dinletisinin ardından ikram edildi.