dandini dandini dastana danalar girmiş bostana…

Dünkü yazımda değinmiştik ya hani Genç Parti Genel Başkanı Cem UZAN’ın yalancı olduğunu usta gazeteci Uğur DÜNDAR’ın canlı yayında bunu dediğini, dün gene aynı konuda bir haber daha vardı ulusal gazetelerde.

Cem UZAN diyor ki ;

“Abdullah GÜL seçimlerden sonra bana sarılarak Cem’ciğim senin sayende tek başına iktidar olduk diyerek teşekkür etti.”

Uğur DÜNDAR’da bu sözlere ;

“Cem UZAN doğru söylemiyor.” Diyor, peki bu ne demek ; “Cem UZAN yalancı…!” demek olmuyor mu? Peki o zamanlar bu yalancının peşinden koşanlar şimdilerde nelerin peşinde koşuyorlar acaba…! Mikserlik peşinde desek cuk oturur bence…

***                             ***                             ***

Böyle ağır siyasi yazıları yazmak bizim gibi taşralarda yaşayan gazetecilere mi kaldı diye sorarsanız bende hak edenlere her türlüsü yazılır derim çıkarım konunun içinden.

Geçen gün Uzunköprü’de iki güzel etkinliğe ev sahipliği yapan ilçemizin bu misafirperverliği hala konuşuluyor. Birincisini yani Kavacık köyündeki etkinliği dün kaleme aldığımızdan bugün tekrar kaleme almaya gerek duymuyorum. Ancak kaleme aldıklarımın ne kadar doğru tespit olduğunu dün gazetemizi ziyarete gelen MHP İlçe Başkanı Erdoğan ORMAN ve Av. Burhan BAŞEĞMEZ’de ilgisizliği ayıplayarak kınadılar.

Hazır MHP demişken gazetemizin bugünkü sayısında yer alan eski Başkan Levent SİMEN’in açıklamasını okuyorum ve sadece açıklamada yer alan şu cümlesine takılı kalıyorum ;

“Burada delegelerimizin iradesi hiçe sayılmış olup, seçilmiş olmanın hiçbir önemi kalmamıştır.”

Bence atasözü gibi bir cümle kurmuş SİMEN, evet adam haklı seçilmedi mi seçildi. Niye şimdi durduk yerde el değiştiriyor ki parti. Parti üyeleri ne yapacaklarını bilemez halde şaşkın şaşkın bakınıp duruyor, parti üyelerini bir kenara bırakın ben diyorum ki acaba bu saatten sonra SİMEN ve arkadaşları ne yapar…!

***                             ***                             ***

Bugün AK Parti’de bir Başkan aday adayı daha Abidin KAZANÇ gibi dürüst, şaibesiz, lekesiz, ilkeli, samimi ve HAK EDEN bir isim en doğal hakkı olarak ;

“Hooop, durun bakalım bende varım.” Diyecek. Demesi de gerek zaten, zira her ne kadar malum zihniyet onun için de ;

“Olmaz KAZANÇ’ta başka partiden, ANAP’tan geldi.” Demeyi düşünüyordur ama bunların bu düşüncesi daha önceleri olduğu gibi yine enkaz altında kalacaktır.  Bir kere biz buradan Abidin KAZANÇ bu işi becerir diyorsak adamı Uzunköprü ne kadar tanıyorsa bizde o kadar tanıyoruz, Uzunköprü halkından bir kişi KAZANÇ aleyhinde bir şey diyebilir mi asla… Bende diyemem o zaman, demedim de zaten…

Diğerleri için derim kardeşim bak gene diyorum. Koskoca Bakan Uzunköprü’nün ayağına kadar gelecek sen adaylığı düşüneceksin ama adamın yanına sokulmayacaksın. Partin iftar yemekleri verecek sen gitmeyecen. Kendinden başkasını içine sindiremeyip hazmedemeyeksin, ama işin olsun diye arada bir AK Parti Genel Merkezine her gidişinde Havsa-Osmanlı’nın meşhur sucuklarını taşıyacaksın. Alırmısın sen Başkanlığı…! Sucuğu da yemezler, Başkanlığı da vermezler. (motorcuların geliş-GİDİŞİNİ konu edinecektik unuttuk gitti neyse)

Bostan değil ki kardeşim bu yol kıyısında hemen dalasın, koskoca parti hemde tek başına iktidar olmuş bir parti burada kiminle kazanacağını bilmeyecek mi. Bak CHP’ye Uzunköprü’de Başkanları varken değiştirmeyi düşünüyor mu, düşünürse Uzunköprü’de hiç şansları olmayacağını onlarda biliyorlar. Bakmayın siz Ankara’dan göç edip şimdilik buralarda havanda su dövenlere. Onların işi-gücü oralarda hem bir kasabaya bir Avukat yeter, ikincisi yarın-birgün zaten çeker gider…

KONU HARİCİ ESPRİ…

Başarılı avukat mahkeme sonunda beraat eden müvekkiline dönüp:

“Artık duruşmalar bitti, bana doğruyu söyleyebilirsin, gerçekten o parayı zimmetine geçirdin mi ?”

Adam “Vallahi…” demiş. “ Ben geçirdiğimi zannediyordum ama savunmanızdan sonra içime ciddi bir kuşku düştü doğrusu…!

Pes yani hala anlamadınız mı, bi daha okuyun o zaman.