Çevrenin korunması konusunda dünya çapında farkındalık yaratılması ve eylemde bulunulması amacıyla, 1972 yılında İsveç’te yapılan Birleşmiş Milletler Çevre Konferansında alınan kararla 5 Haziran’da kutlanılan “Dünya Çevre Günü” farklı farklı coğrafyalardan farkındalık oluşturacak birçok söyleme imza atılılarken, Uzunköprü’de ise gözler Ergene Nehri’ne çevrildi.
Dünya Çevre Günü kapsamında yapılan çağrılar göz önüne alındığında geçmiş yıllardan farklı olarak beklentilerin aksine Belediye Başkanı Özlem Becan ve İyi Parti Milletvekili Mehmet Akalın gibi isimlerin gündemine girmeyen Ergene Nehri kirliğine; dikkat çeken tek isim CHP Edirne Milletvekili Ediz Ün oldu.
“ERGENE KİRLİLİĞİ ULUSALAR ARASI BİZ TEHDİTTİR!”
Ergene Nehri kirliliğinin; Marmara Denizi, Ergene Havzası, Meriç Nehri, Saros Körfezi tehdit eden uluslararası bir çevre katliamı olduğuna dikkat çeken CHP Edirne Milletvekili Ediz Ün, AK Parti kanadından yapılan temiz çevre vurusunun sadece söylemden ibaret olduğunu belirtti. Çocukluğumuzda balık tuttuğumuz, kenarında dolaştığımız Ergene Nehri’nin bugün Trakya’nın kanalizasyonu haline geldiğini ifade ederek sözlerini sürdüren Ün; “Ergene Nehri’nin bugün geldiği halden CHP’li Belediyeleri sorumlu tutan AKP zihniyeti, yandaş sanayi tesislerinin yeraltı sularını kullanarak atıklarını Ergene Nehri’ne akıttığını görmezden gelmiş, üstelik Ergene Havzası Çevre Eylem Planı ile; Ergene Nehri’nin içeriğinde bulunan kurşun, kalay, kadmiyum, arsenik, siyanür gibi onlarca zararlı maddeyi Marmara Denizine akıtan projesi ile her geçen gün ölen Marmara Florasına bir darbe daha indirmiştir.
Ergene Nehri’nin sorunu sadece ülkemizi değil, Yunanistan’ı da tehdit eden bir sorun haline gelmiştir. Zira, Meriç ilçemize bağlı Büyükaltıağaç köyümüzde Meriç Nehri ile birleşen Ergene Nehri, içeriğindeki maddeleri Meriç Nehri’ne aktararak Saros Körfezini de tehdit eder hale gelmiştir.
Dünyada kendi kendini temizleme özelliğine sahip ender körfezlerden biri olan Saros Körfezini yaşadığı bu sorunun dışında, Saros FSRU Terminali ve Kara Boru Bağlantı Hattı Projesi ile tanıştıran AKP zihniyeti; bölge halkının itirazlarına rağmen birinci dereceden deprem bölgesi olan bu coğrafyaya bir darbe daha indirmiştir.
Uzun yıllardır büyük bir deprem üretmeyen ve patlamaya hazır bir bomba gibi bekleyen fay hattının üzerinde inşa edilen bu limanın Saros Körfezinde yaşayan endemik türlere zarar verdiği açıktır. Dahası, içimizi yakan Kahramanmaraş Depreminden sonra İskenderun Limanında meydana gelen yangın büyük güçlükle kontrol altına alınmış, ülke ekonomisine milyonlarca dolarlık zarar vermiş, çevremizde geri dönüşü olmayan zararlara yol açmıştır. Olası bir Saros Körfezi depreminde Trakya’mıza verilecek zararın geri dönüşü de olmayacaktır.
Çevreyi ve insanı korunması gereken bir unsur olarak görmeyip, para kazanma aracı olarak gören bu zihniyet ile mücadelemize kararlılıkla devam edeceğimizi belirterek daha güzel bir çevrede, daha temiz bir Türkiye’de buluşmak ümidiyle Dünya Çevre Günü’nü ve Çevre Haftasını kutluyorum.” Değerlendirmesinde bulundu.