-
“YARIM KALAN HİKAYEYİ TAMAMLAMAK İÇİN YOLA ÇIKTIM.”
-
“UZUNKÖPRÜ’NÜN ANKARA’DA Kİ GÜR SESİ OLACAĞIM.”
2018 yılında CHP Edirne 3. sıra 27. dönem milletvekili adayı ve 28. dönem milletvekili aday adayı Yakup Atalay gazetemizi ziyaret ederek aday adaylığı başta olmak üzere, düşündüğü çalışmalar ve millet ittifakının aldığı kararlar hakkında değerlendirmelerde bulundu. 2023 seçimlerinin önemine değinen ve seçimde kişisel düşünmeden sadece hedefe odaklanmaları gerektiğini belirten Atalay bu seçimin köprüden önce son çıkış olduğunu belirtti. Bir röportaj havasında oluşan sohbette Uzunköprü’nün milletvekili hasretini de dindirmek istediğinin altını çizen Yakup Atalay, tüm Uzunköprülülerden bu konuda destek istedi.
“14 MAYIS SEÇİMLERİ KÖPRÜDEN ÖNCE SON ÇIKIŞ”
“Sizlerin bildiği gibi 2018 yılında Milletvekilliği olma yolunda çok az bir oyla, tabiri caizse direkten döndük. Ve bugün diyoruz ki nerde kalmıştık. Uzunköprü ve bizler için yarım kalan hikayeyi tamamlamak için başta partililerimiz olmak üzere, Uzunköprülülerin, Edirnelilerin Ankara’da gür sesi, Ankara’da temsilcisi olmak üzere yola çıktık. Türkiye çok zor bir süreçten geçiyor. Her zaman söylediğimiz bir ifade var. Köprüden önce son çıkış. Gerçekten 14 mayıs seçimleri Türkiye için köprüden önce son çıkış. Biz bu seçimlerde bir şeye karar vereceğiz. Bu da; ya tek adam rejimi ile tekrardan yönetilmeye karar vereceğiz ya da Cumhurbaşkanı adayımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun önderliğinde güçlendirmiş parlamenter sisteme geri döneceğiz. Bu hayati önemli seçimde sen-ben-biz olayını kenara atıp ülkemiz için birlikte hareket etmeliyiz” dedi.
“UZUNKÖPRÜ’NÜN TALEPLERİNİ ANKARA’DA DİLE GETİRMEK VE TAKİP ETMEK İÇİN MÜCADELE EDECEĞİM.”
Yıllardır Uzunköprü’nün bir milletvekili hasreti olduğunu ve bu hasreti sona erdirmek için yola çıktığını ifade eden Milletvekili aday adayı Yakup Atalay; “Ben kendimde milletvekili olarak tüm yeterli özellikleri gördüğüm için bu yola çıkıyorum. Gerek eğitimimle, gerekse de uzun yıllar siyasetteki deneyimle, gerekse de insanlarla kişisel ilişkilerimle erozyona uğramış demokrasiyi yeniden oturmak adına elimden gelen katkıyı sunacağımdan kimsenin şüphesi olmasın. Tabi biz Edirne milletvekili olmak için bu yola çıktık ama öncelikli olarak biz Uzunköprülüyüz. Uzunköprü12 yıldır milletvekili çıkaramıyor. Rasim Çakır arkadaşımız en son çıktı o günden sonra milletvekili çıkaramadık. Uzunköprü’müz ekonomik, siyasal ve kültürel yönden Edirne’de bir pres gibi arada kaldı. Sürekli göç veren, ufalan bir ilçe ile karşı karşıyayız. Bunun tabiki çok nedenleri vardır, bu nedenleri zamanı geldiğinde tabi ki konuşacağız. Şunu net olarak ifade etmek istiyorum ki bundan sonra Uzunköprü’nün taleplerini Ankara’da daha net olarak ve sıklıkla takip edilerek dile dile getirmesi gerektiğini sonuna kadar savunuyorum.”
“BİZ ORTAK BİR AMAÇ İÇİN İLKE VE AMAÇ İÇİN BİR ARAYA GELİYORUZ”
14 Mayıs’ta 6 siyasi partinin ortak bir amaç doğrultusunda bir araya geldiğini belirten ve bu amacın parlamenter sistemi yeniden hayata geçirmek olduğunu Yakup Atalay; “Benim bir ideolojim ve dünya görüşüm var. Ben dünyaya sol’dan bakan bir insanım. Ben emekten, emekçiden, ezilenden yana tavır koyan bir felsefenin savunucusuyum. Tabi ki son dönemlerde diğer yıllardaki gibi koalisyonlar bir altılı masa dediğimiz bir oluşum oldu. Bu oluşumda şuna dikkat etmemiz lazım, bu oluşumda olan siyasi partilere saygımız sonsuz. Hiç kimseye sen düşüncelerinden vazgeç, partiyi terk et demiyor. Biz ortak bir amaç için ilke ve amaç için bir araya geliyoruz. Bu ortak amaçta erezyona ulaşmış Cumhuriyet değerlerinin yeniden inşa edilmesi. Erozyona uğramış hak ve özgürleri tekrar iade edilmesi. Yani tek bir akla, tek bir insana dayalı bir rejimin yerine parlamenter sistemi yeniden kurmak için biraraya geldik. Türkiye’nin sorunları gerçekten büyük. Türkiye’nin en önemli sorunlarından bir tanesi ve belki de en büyüğü ekonomi. Hepimiz biliyoruz ki mutfakta yangın var. Ama Türkiye’de demokrasi ve adalet konusunda büyük bir yangın var. Yani yangının siyasallaştığı, tuzun koktuğu bir süreç yaşıyoruz. Anayasa mahkemesi bizim hukuk sitemimize göre kararları tartışılmadan uygulanacak en üst dereceli mahkemedir. Anayasa mahkemesinin kararını diğer alt mahkeme uygulamak zorundadır. Ama gelin görün ki anayasa mahkemesi karar veriyor, alt mahkemeler bu kararı uygulamıyor. Siyasi talimatla karar veren bir yargı ile karşı karşıyayız. İBB seçiminde bunun en iyi örneğini yasadık. Bir zarfta 3 oy pusulası 1 geçerli 2 geçersiz. Referandum seçiminde yaşadık. Saat 16.00 de mühürsüz oy pusulaları geçerli sayıldı. Yani bir futbol maçının 80. dakikasında siz oyunu basketbol kuralları ile oynamaya başlıyorsunuz. Bu örneklerin hepsi hukuksuzluğun temelsiz olduğunu, hukuksuzluğun göstergesidir. Bir ülkede yargı tarafsız olmazsa ekonomik olarak kimse güvenmez, hiçbir yatırımcı yatırım yapmaz. TÜRK-İŞ son paylaştığı rakamları sizlerle paylaşmak istiyorum. 4 kişilik ailenin açlık sınırı 9 BİN 234 TL, 4 kişilik ailenin yoksulluk sınırı 30 BİN 700 TL. Sadece kur korumalı mevduat hesaplarına aktarılan milyarca dolar var. Çok büyük ekonomik kriz kapımızda. Hal bu enflasyonun yüksek olması işsizliği de körüklüyor. Şu anda 15-24 yaş aralığında gençlerin işsizlik oranı %20.12. 24-30 yaş aralığında %30. Türkiye genelindeki işsizlik oranı ise %22. Türkiye de 30 milyon kişi sosyal yardım alıyor. ve Bir 30 milyon kişi de sosyal yardım almak için müracaat etmiş.” dedi.
“ERGENE NEHRİ, ÇAKMAK BARAJI VE OSB UZUNKÖPRÜ İÇİN OLMAZSA OLMAZIMIZ OLACAK.”
CHP Milletvekili aday adayı Yakup Atalay, gazetemize yaptığı ziyaretin son bölümünde ilçemizin tüm sorunlarını çözmek adına başta STK’lar olmak üzere tüm dinamiklerle birlikte çalışacaklarını ifade ederek;
“ Yani her gün bize pembe masallar anlatan yandaş kanallardaki gibi değil yaşam. Bu sorunları özele indirgediğimizde Uzunköprü’nünde ciddi sorunları var. Uzunköprü’nün Ergene Nehri kirliliği problemi var. Bölgemizde kanser vakaları her geçen gün artmış, Çiftçimiz tarım yapamıyor. Çakmak barajı ben hatırlıyorum, hatırlayanlarınız vardır. Mesut Yılmaz başbakandı. Rahmetli Evren Bulut Demokrat Parti milletvekili idi. sırf Çakmak Barajı yapılsın diye parti değiştirip, Anavatan’a geçti. Ya 25-30 senedir Çakmak Barajı niye bitmez. Organize Sanayi Bölgesi olmazsa olmazımız. Bunları hep birlikte ortak akılla yapacağız. Ben her konuda uzman olduğumu kabul etmiyorum. Herkesin uzmanlık alanı vardır. Ama şuna inanın. Eğer ben milletvekili olursam sevgili hemşerilerim başta Sivil toplu kuruluşları olmak üzere tüm ortak akılı oluşturan dinamiklerimizle birlikte hareket edeceğiz. STK’larımızla bir tartışıp yol haritası oluşturacağız. Ben tekçi anlayışlı biri değilim. Tekçi anlayış faşist bir anlayıştır. Ben ortak akla hareket etmek isteyen insanım. Önce tez olacak, antiteze dönüşecek ve bir sentez oluşturacağız. Bu sentez ortak akıl olacak.
Sorunlarımız belli. 6 siyasi parti 9 ana başlık ve 144 maddeyi içeren ortak bir metne imza attılar. Yani bir yol haritası çizildi. Bu yol haritası neticesinde Türkiye’de ekonomiden, demokrasiye ve bir çok soruna kadar neler yapılması gerektiğine kadar bir çalışma metni ortaya çıktı. Önümüzde 50 gün kaldı. Bu 50 günün sonunda Biz Kemal Kılıçdaroğlu’nu 13. Cumhurbaşkanı yapacağız.” dedi.