bilinenlerin aday adaylıkları görünenlerin çakallıkları…

Meğer Başbakan’ın dediğine göre hani son birkaç gündür andımızın tedavülden kaldırılmsı için her kafadan farklı sesler çıkıyor ya oysa andımızın yazarı o tarihlerde ezanın Türkçe okunmasını da fitilleyen biriymiş.

Başbakan’ın bu konudaki değerlendirmesini aynen aktarırken bunun yorumunu siz değerli gazetemiz okurlarına bırakıyorum. Fikir ve düşünce benim olmadığı için beni bağlamaz ;

“Andımız uygulaması 1933’te başladı. Metin yazarı tartışmalı bir isim olan doktor Reşit Galip’ti. Galip Türkçe ezan zulmününde yazarlarındandı. Her sabah Türküm demekle Türk olunmaz.” (Başbakan R. Tayyip ERDOĞAN)

Dün bu mesele ile ilgili olarak Adalet Meydanında Uzunköprü Ülkü Ocakları’nın tertiplediği cılız bir protesto eylemi gerçekleştirilirken andımız konusunda atarken mangalda kül bırakmayanları nedense göremedik. Bırakalım bu mangalcıları da Atatürkçü Düşünce Derneği yöneticileri neden destek verme ihtiyacı görmediler. Neticede bu konuda en fazla edebiyat yapan onlar değil mi. Onlar, ancak ses çıkarmadıklarına göre demek ki meseleyi ciddi bulmuyorlar.

***                             ***                             ***

Ülke gündemi son üç gündür generallerin darbe girişimlerinden aldıkları cezalara odaklanırken ben bu meseleye farklı pencereden bakarak bazı gerçeklere dikkat çekmeye çalışacağım.

Bakın bir kere demokrasi ile yönetilen dünyanın hangi ülkesinde bir asker ya da o askerin başı Genelkurmay Başkanı gazetecileri toplayıp bir basın açıklaması düzenler. Sen politikacı değilsin, sen ülkenin sınırından-savunmasından sorumlusun, senin işin yaşadığın ülkenin siyasilerine basın aracılığı ile gözdağı vermek değil. Senin işin düşmanlarına gözdağı vermektir.

Bir başka generale bakıyorsunuz 3 trilyonluk çikolata, bilmem kaçbin karton Marlboro faturası kestirmiş bu ne yaaa. Ne bu…!

Bırakın kardeşim eften-püften duygu sömürüsü ile siyaset yapmayı, asker bizim de askerimiz hepimizin askeri ancak bu ülkede asker de askerliğini yapacak Hakimi’de, Savcısı’da, Yargısı’da kendi görevini yapacak yok öyle.

Herşeyi bir kenara bırakın burası Türkiye, bu memlekette Başbakan’ı, Bakanı bile ipe götürmüşler siz neyin edebiyatını yapıyorsunuz. Vay efendim Genelkurmay Başkanı hapise mi atılırmış. Başbakanı asılıp idam ediliyorsa Genelkurmay Başkanı’nın da suçu varsa kodese girmesi normal karşılanmalıdır…!

***                             ***                             ***

AK Parti’nin aday adayı yoğunluğu ile ilgili olarak piyasada konuşulanlara ve bu konuşulanların doğruluk tespitine bakarak ve inanarak ;

“Tamam çok güzel insanlar nedeni cesaretlerini en güzel bir biçimde ortaya koyuyorlr da bu adamlar yarın adaylıklar kesinleştiğinde n’ooolcak. Aday adaylarının yanlarındaki insanlara bakıyoruz bir tane Belediye Meclis Üyeliği yapacak adam yok. Hele hele bazıları var ki adeta karaçalı gibi sırıtıyor…!” görüşlerini bizlerle paylaşan parti üyelerine de hak vermek gerekir diye düşünüyorum. Zira bir Belediye Başkan adayının yanında abur-cubur insan fazlalarının görünmesi ya da objektiflere poz vermeleri aday adaylarına bir şey kazandırmaz. Bu konuda bir basın açıklaması yaparken yanında birlikte hareket edeceğin Belediye Meclis Üyelerinden (adayı) en az bir-iki kişiyi alacaksın arkadaş.

Önceki gün AK Parti’deki aday adaylığı açıklamasını Abidin KAZANÇ yapıyor ama nedense bazı arkadaşlar KAZANÇ’ın bu açıklamasını nedense görmezden gelir bir şekilde gaztelerinin sayfalarında en aşağılarda yer verirken diğer aday adayı Yılmaz CAMBAZ’ı sürmanşetten veriyor. Demek ki neymiş efendim, bu kişiyi o kişi aday adayı olması için ikna edip piyasaya sürmüş…! Bunu partili partisiz herkes konuşuyor, ben de kaleme almışım ne var bunda küsecek, darılacak, alınacak şimdi.

***                             ***                             ***

Mübarek Kurban Bayramınızı en samimi duygularımla şimdiden tebrik eder, gerisini bilirsiniz gerek yok. (sağlık, mutluluk, barış, bereket falan işte…)