aramızın açılmasını istemem ama görmezden de gelemem…

KILIÇDAROĞLU’nu ipleyen yok şu rakı sofralarının yasaklanmasıyla ilgili olarak. Önceki akşam  oturduğu koltuktan bilmem kaç senedir kıpraşmadan sabit duran Ziraat Odası Başkanı Yavuz KARAOĞLAN Genel Başkanlarının yasağına inat edercesine rakı kadehlerini tokuşturarak poz vermesi ve bunu sosyal medya aracılığı ile paylaşması beni bir Uzunköprü’lü olarak bu cesaretinden ötürü gururlandırdı…!

Helal olsun adama hem yaşamanın ve hem de oturduğu koltuğun hakkını sapına kadar veriyor. Yasak-masak dinlemiyor, işlemiyor adama Uzunköprülülüğün hakkını daaaa, üreticinin hakkını daaaa, Odası’nın hakkını daaa yıllardır veriyor…! Eh… Ziraat Odası üye ve delegasyonu adama bir kere “yürü yaaaa Başkan” demeye görsün bizim Başkan’da işte böyle dört nala gider…

***                             ***                             ***

İster misiniz Kasım ayında yapılacak olan AK Parti kongresi öncesinde hiç kimsenin beklemediği sürpriz (!) bir gelişme olsun ve Uzunköprü’de siyaset alt-üst olsun…! Valla siyaset bu olur mu olur,  hem son günlerde bazı gazetelere bakıyorum kongrede “SANDIKTAN FALAN” bahsediyorlar. Dün Başkan Çağatay YILMAZ’la çok kısa bu konuya değinirken yanındaki Yönetim Kurulu üyelerinden birisi şöyle bir laf ediverdi ;

“Biz AK Parti olarak geleneklerimize son derece bağlı bir siyasi partiyiz, onun için bundan önceki İlçe Başkanlarımız kongreleri nasıl gerçekleştirdiyse bizde aynısını yapacağız.”

Bu cümle ile kim ya da kimlere gönderme yapıldı ya da yapılmış mıdır varın onu da sizler bulup değerlendirin.

***                             ***                             ***

Hani geçenlerde Edirne Valisi Harmanlı köyüne gelmişti de köy yolları için madencilerden ve köylülerden para talep etmiş ve ben de bunun yanlış bir uygulama olduğunu buradan şişirmiştim ve İl Genel Meclis Üyelerine aklım sıra fırça atmıştım ya işte bu konuyla ilgili olarak geçen gün CHP’li İl Genel Meclis Üyesi Enver ERKAN ile istişarede bulunuyoruz. Adam aynen benim fikirlerime katıldığını ve bunun yanlış bir uygulama olduğunu kendisinin de Valiye şifahi olarak söylediğini ancak Valiyi kararından geri çeviremediğini söylerken köylülerden bu paraların toplanmasının çok zor olduğunu bir defa daha tekrarladı da iktidarın Meclis Üyesi neden bu konuda iki kelam ediyor. Onun yaptığı icraatlar da var elbette, gider dere kenarına resim çektirir, gider gölete resim çektirir, gider kepçe operatörlüğüne soyunmuşçasına resim çektirir sonra bunları ya gazetelere servis eder ya da kendi gazetesi olan sosyal medyada paylaşır durur. Senin köylün mağdur olmuş, olacakmış onun umurunda mı…!

***                             ***                             ***

Millet dışarıda Belediye’nin şu kadar alacağı var, şu kadar borcu var. Belediye parasızlıktan yeni terminali yapamaz, hükümet konağını kaldıramaz, Ördekli Göl projesini gerçekleştiremez, festivali gerçekleştiremez derken bizim Belediye tüm bunlara rağmen Cuma günü “LAY LAY LOM” demeye hazırlanıyor. Yani Uzunköprü ve Uzunköprü Belediyesi’nin hali vakti yerinde, hiçbir derdi sıkıntısı kalmamış gibi Belediye Cuma günü bizlere şenlik yapmaya hazırlanıyor.

Bu konseri sayın Başkanımız Belediye Meclisinde görüşmüş mü, Meclis Üyelerine neden danışmamış. Danışması gerekmez miydi? Ancak iş kredi kullandırmaya, yetki verilmesine, yurtdışı seyahatlerine gelince Meclis kararı alınıyor, iş eğlenmeye, halay çekmeye, oynayıp zıplamaya gelince Meclisi hiçe sayacaksın. Peki bu konsere kimin parasını vereceksin ya da kaç para vereceksin.? Bu parayla Belediye’nin iki deliğini tıkasan olmaz mıydı.? Bazı Belediye Meclis Üyelerine bizzat sordum onlarda bu Yeni Türkü’yü (konser) gazetelerden öğrendiklerini söylüyorlar.

***                             ***                             ***

Kaldı ki benim israfla ilgili hatırımda kalan çok güzel bir söz var, onu da paylaşmak bugüne kısmetmiş. İNSAF değil, İSRAF… Kafam gene karıştı, israf mı olacaktı insaf mı…!!! Herhalde her ikisi de uyar…

“İsraf, başkasının hakkını kendi namına kullanmaktır.” ( Ahmed Ulukaya)