yazıya kapak olsun maksat sayfa dolsun…

Dün Uzunköprü’de yayımlanan bir gazeteyi okuyorum her akşam okuduğum takvim yaprakları misali, yahu kardeşim bu kadar mı tutarsız bir haber yapılır ya da yazılır pes doğrusu. Ben MHP Grup Başkanvekili Oktay VURAL’ın Uzunköprü ziyareti esnasında seferiydim, yani yolda olduğum için aday tanıtım toplantısını kaçırdım. Toplantıda neler olup bittiğini öğrenmek için elbette bizim burada yayımlanan gazeleri […]
Yazarlar - 09 Ocak 2014 13:33

Dün Uzunköprü’de yayımlanan bir gazeteyi okuyorum her akşam okuduğum takvim yaprakları misali, yahu kardeşim bu kadar mı tutarsız bir haber yapılır ya da yazılır pes doğrusu. Ben MHP Grup Başkanvekili Oktay VURAL’ın Uzunköprü ziyareti esnasında seferiydim, yani yolda olduğum için aday tanıtım toplantısını kaçırdım. Toplantıda neler olup bittiğini öğrenmek için elbette bizim burada yayımlanan gazeleri okumak zorunda kaldım.

İşte bu bahsettiğim gazeteyi irdeliyorum ki ilgili haberin ilk paragrafında sözkonusu toplantıya “yaklaşık 800 kişinin” katıldığı yazılırken hemen alttaki ikinci paragrafta “yaklaşık 500 kişinin” katıldığı ibaresi yer alıyor, haberin yorumunda ise “yaklaşık bin kişi” şişirmesi yer alıyor.

Allah aşkına bir karar ver be gazeteci arkadaşım MHP’nin aday tanıtım toplantısına “yaklaşık kaç kişi…!” katılmış olabilir.

***                                      ***                                      ***

Hazır laf MHP’den açılmışken dün sosyal paylaşım sitesindeki paylaşımlara bakıyorum, aşırı CHP’li olarak bildiğim Kavak Mahallesinden bir arkadaşım sürekli hükümeti eleştiren haber, resim ve videolara paylaşırken ben bunu gayet normal karşılıyorum da anormal karşıladığım tek bir şey gözüme çarptı o da kendisini yıllardır MHP’li olarak tanıyıp bildiğim bir büyüğümün bu paylaşımları beğeni tuşuna basarak beğenip kendisin de paylaşması oldu. Yazık…

Madem laf açıldı dedik devam edelim o zaman MHP ile. AK Parti ve CHP’de olduğu gibi Belediye Meclis Üyeliğinde sıralama sıkıntısı muhtemelen MHP’de de yaşanacak gibi duruyor. Genç Belediye Başkan adayı kardeşimiz Tahsin AKTAŞ’ı herhalde büyükleri bu zorlu yolculukta yalnız bırakmayacaklardır herhalde.

Örneğin değerli Hocam Ahmet ACAROĞLU bu zor zamanda AKTAŞ’tan mutlaka birinci sıra Meclis Üyeliğini isteyecektir, bence istemelidir, bu onun en doğal hakkıdır öyle değil mi. Geçenlerde de dediğim gibi aslolan altın tepside ve yarı yarıya seçileceği garanti gibi görünen dönemlerde değil zoru olanları başararak rüştünü ispat ederek bir yerlere gelmektir.

***                                      ***                                      ***

Gazeteci baba ve oğul birlikte yaşarlarmış, çocuk da babası da çok tembelmiş.

Masal bu ya bunların yaşadıkları evde de yalan söyledin mi sallanan bir duvar varmış.

Seçim gününe bir hafta kala baba oğluna ;

“oğlum seçimler nasıl gidiyor?” diye sorunca,

“çok güzel gidiyor, falanca kazanır” cevabı  üzerine duvar sallanır ve baba şöyle der ;

 “Utan ulan utan ben senin zamanın da okul birincisiydim hep onur belgesi getirirdim, seçimi kimin kazanacağını bilirdim” der-demez duvar babanın üstüne yıkılır…! (bu masalla yazının giriş bölümünün uzaktan yakından alakası yoktur)

***                             ***                             ***

Süt Üreticileri Tarımsal Birliği Başkanı ve aynı zamanda Kırkkavak köyü muhtarı Şeref ATEŞLİ için dün kendisinin gıyabında adeta beş-altı kişilik kriz masası oluştururcasına dedikodu yapıyoruz neden birinci sıra kendisine verilmelidir diye. (İl Genel Meclisi)

Bir kere birkaç dönemdir muhtar olmanın yanısıra ilçenin önde gelen ve önemli kuruluşunun Başkanı olan ATEŞLİ’nin ilk sıradan gösterilmesi halinde köylü tabanından gelecek olan olumlu tepkiler partisine çok önemli bir destek gücünü de beraberinde getireceği gerçeği aşikardır bu bir.

İkincisi ATEŞLİ’nin mütevazi kişiliğinin yanısıra Birlik araçlarını bırakın köylünün ve köylerin hizmetine şehir merkezindeki ihtiyaçlara bile göndermesi her zaman taktirle karşılandığı biliniyor bu iki.

Üçüncüsü ATEŞLİ’ye ben dahil çoğu insanlar AK Parti’li gözüyle değil, insan ve adam gibi adam gözüyle baktıklarından ATEŞLİ’nin toplumun her kesim insanından destek alacağı inancı sağduyulu vatandaşlarda ağır basıyor bu da üüüç…

Yani deyim yerindeyse bugüne kadar kimsenin tavuğuna “kışşt” kimsenin köpeğine “hoşştt” demeyen ATEŞLİ gibi insanların sadece sivil toplum kuruluşlarında değil, siyasette de değerlendirilmeleri gerekiyor bu da yazıya kapak olsun sayfa dolsun…

 

 

 

BENZER HABERLER