Vanga NİNE kimdir? Diye sorsam öyle zannediyorum ki birçoğunuz bu soruyu ; “Bulgaristan’da yaşamış dünyanın en ünlü kahinidir.” Diye cevaplayacaksınızdır. Peki kahin nedir, ya da kimlere denir? Diye sorsam bu soruyu da ; “Falcılara, bakıcılara, gaibten haber veren kimselere verilen isim.” Diye yanıtlarsanız soruları doğru bilmiş olursunuz. Durduk yerde bu sorularda neyin nesi, ne alakası var…! Demeyin alakası var ki yazıyoruz.
Daha iki gün kadar önce MHP’nin eski Başhekim Dr. Orhan ŞİMŞİR’e Belediye Başkan adaylığı teklifi götürdüğünü kaleme almış ve bir çeşit kahinliğe soyunmuştuk ya bu teklifin doğru olduğu ve ŞİMŞİR’in teklifi teşekkür ederek şimdilik geri çevirdiği teyit edilmesi tespitlerimizde bizi yine haklı çıkarmış oldu.
*** *** ***
Belediye Başkanlığı konusunda sık sık değişimden yana olduklarını savunan AK Parti için bende diyorum ki acaba İl Genel Meclis Üyeliği için de değişimi düşünüyormusunuz? Yani diyebiliyormusunuz ;
“Sayın Nedret AKBULUT siz yeterince oynadınız ve epey yoruldunuz, şimdi oyuncu değiştirme zamanı. Buyrun yedekler kulübesine de partimize yeni bir heyecan katacağına inandığımız Şeref ATEŞLİ görevinin başına geçsin.”
Ben Şeref muhtarın açıklamasına bizzat gittim, kardeşim partili olan olmayan nerdeyse tüm köy ve mahalle muhtarları oradaydı. Bu ne demek ATEŞLİ’ye iyi bir sıralama verilirse tüm muhtarlar İl Genel’de kendileriyle birlikte eşiyle dostuyla ATEŞLİ’ye destek verecekler. Bence bunu, yani ATEŞLİ faktörünü İl ve İlçe Teşkilatları çok iyi değerlendirmeleri gerek. Kaldı ki köy ve mahalle muhtarları demek kitleleri peşinden sürüklemek demek, yinede siz bilirsiniz.
*** *** ***
Gazetemizde daha öncede birkaç kez dile getirmemize rağmen bizim Başkan’a köprünün ışıklandırması konusunu kabul ettiremedik. Ancak dün Edirne basınında yer alan Edirne Valisi’nin bu konudaki beyanatlarını okuyunca köprünün ışıklandırması konusunda ne yalan edeyim bir an olsun umutlandım.
Vali Hasan DURUER köprülerin ışıklandırılmaları konusunda son noktayı ;
“Köprülerin aydınlatmaları Belediyelerin işidir.” Sözleriyle koyuyor. Hükümeti köprü ışıklandırmaları konusunda başarısızmış gibi göstermek istemenin amaçlandığı da vurgu yapılan Vali DURUER’in bu açıklamasından sonra tarihi ve diğer köprülerin aydınlatma işinin Belediyelerin sorumluluğu altında olduğu adeta tescillenmiş oldu. Tarihi köprüye alternatif olarak yapılan yeni köprüyü her ne sebeptense bizim Belediye bir türlü sahipledemedi, hazmedemedi. Ancak biz bu kasabanın sahipsiz olmadığını ve sahipsiz kalmayacağını ve aynı zamanda yeni köprünün ışıklandırılması konusunu sahiplenecek insanın birgün elbette yine bu kasabadan çıkacağını çok iyi bilenlerdeniz…!
Şimdi Vali DURUER’in Osmanlı tokadını andıran bu beyanatının sonrasında bizim Belediye’nin köprülerin aydınlatılması konusundaki bakış açısı ne derece değişir onu da önümüzdeki günlerde yaşayarak hep birlikte göreceğiz.
*** *** ***
Yazının tam da burasında çalan telefonuma bakıyorum arayan abonemin ACAROĞLU Ahmet olduğunu görüyorum ekrandan, hal hatır derken laf gazetedeki yazılarımdaki tespitlere geliyor ve hocam ACAROĞLU aynen ;
“KASABALI gerek MHP ve gerekse diğer konularda yer verdiğin tüm tespitlerin çok doğru seni bu konuda bir kez daha tebrik etmek için aradım. Gözlerinden öpüyorum.”
Daha sonra devam ettiğimiz muhabbeti buraya yazmayayım ki dedikoduya girmesin…! O konuştuklarımız da başka bir yazı konusu olur inşallah önümüzdeki günlerde.
*** *** ***
“Gözlerimi dünyaya açtığımda herşey güzeldi belkide ama esas sorun dünyayı tanımaya ve insanları keşfetmeye başladıktan sonra oluştu…!”