Tarih 16.HAZİRAN 2014 Türk solunun bittiği gün. Aslında 16 haziran Pazartesi günü sadece Türk solu bitmedi, 70 yıldır ATATÜRK üzerinden ulusalcılık edebiyatı ile siyaset yapmanın sona erdiği gün olarak tarihin sayfalarında yerini alacaktı ve aldı. Hepimize ALLAH rahmet eylesin.
Pazartesi günü İstanbul’dan otobüs ile Uzunköprü’ye dönerken oğlum Hakkari’den telefonla arıyor ve şöyle diyor ;
“Baba duydun mu çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu.”
Önce algılayamadım. Sonra ise ;
“eski İslam Kalkınma Örgütü Genel Sekreterleğini yaptı.”
Deyince hatırladım bende ;
“Bahçeli’mi açıkladı?” diye sorunca ;
“yok baba Kılıçdaroğlu’nun adayı” deyince daha da afalladım. Hem Atatürk’ün kurduğu CHP Genel Başkanı olacaksın hem Alevi kimliğini ön plana çıkararak ilerici entellerin, solcuların, Kemalistlerin 70 yıldır mücadele ettiği gerici, yobaz dediğin namazında niyazında müslümanlığı ile ön plana çıkan birini (siyaset yapsa idim AK Partide kurucu olurdum diyen, AK Partiye oy verdiğini söyleyen, AK Partinin sayesinde bulunduğu kurumun başına geçen) sonrada Mısır ve Suriye’de darbecileri desteklediği için AK Parti’den dışlanan İstiklal Marşımızın yazarı rahmetli Mehmet Akif ERSOY’un arkadaşının oğlu olan Mısır doğumlu CHP’lilerin deyişi ile “cahil” birinin Türkiye’nin akıllıların (!) partisi CHP’nin Genel Başkanı tarafından Cumhurbaşkanı adayı olarak açıklanması Türkiye’nin AK Parti tarafından solcu ile ülkücünün nasıl birleştirilip kardeş hale getirilmesinin bir göstergesidir.
Ben yıllardır bunu savunuyor ve bu ülkenin Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ten sonra birleştirici gücü AK Parti ve onun tartışılmaz ilideri Başbakanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır diyorum ve bir kere daha haklı çıkmanın gururunu yaşıyorum.
31 Mart sabahı ülkücülük sona ermişti. 16 Haziran günüde solculuk, ulusalcılık, Atatürk üzerinden yapılan siyasetçilik sona erdi. 14 Ağustos günüde ilk turda sayın Başbakanımız Cumhurbaşkanı olacak olurken, sayın Kılıçdaroğlu ile sayın Bahçeli’nin de siyasi yaşamları sona erecektir. Türkiye muhafazakar demokratlar ve Cumhuriyetçiler olarak ikili bir siyasete doğru yönelecektir. Sosyalistler Halkın Demokrasi Partisi’ne (HDP) yönelerek yeni ufuklara yelken açacaklar. Cumhurbaşkanlığı seçiminin hemen arkasından merkez sağda yeni bir parti arayışları başlayacak. Bu arayış Türkiye’de yeni bir ekonomik kriz olana kadar sürüp devam edecektir. Sayın Başbakanımız Erdoğan %52 – %56 civarında bir oy ile Cumhurbaşkanı olursa 2023 garantiye girecek 2071 hesapları yapılmaya başlanacaktır. Yeni Türkiye’de devletçilik, ulusalcılık tamamen tarihe karışacak Ortadoğu yeniden şekillenirken Türkiye’de yeniden yapılanma devri başlacacak bireyin, halkın, özgürlüklerin ön plana çıktığı demokrasinin dahada genişleyerek Türkiye hızla hukuk devleti olma yoluna girecektir. Siyasetin edebiyat üzerinden değil daha gerçekçi hizmelerin ön plana çıktığı, milli gelirin yükselip halkın refahına daha fazla önem veren politikalar oluşturulacaktır. Türkiye’nin ekonomisinin büyümesi, gelişmesi kimlik üzerinden siyaset yapanların ufaldığı bir ülke olacağız.