Uzunköprü’nün yeni Belediye Başkanı’nın kim olacağı tartışmaları ilçede almış başını giderken Edirne’de ise CHP’nin kendi kendine yaptığını takip ediyorum da inanın onların bu yaptığını AKP ve MHP bile yapmıyor, daha doğrusu yapmaya gerek duymuyorlar.
Edirne ile adı özdeşleşmiş olan mevcut Belediye Başkanı Hamdi SEDEFÇİ’den anlaşılan CHP’lilere bile gına gelmiş olacak ki SEDEFÇİ’nin karşısına kendi partisinden 8 kişi (sekiz) rakip çıkarken bu adayları basına verdikleri hemen hemen tüm demeçlerinde SEDEFÇİ’yi adeta topa tutarak “BECERİKSİZLİKLE” itham ediyorlar.
İşte bunlardan bazıları Teoman ÖZDÖL, Şükrü CİRAVOĞLU, N.Kemal DÖLENEKEN, Cumhur PAKDEMİR, R.Ali AKIN, Nejat GENCAN, ve Ahmet TÜKELMAN. İyi hoşta bu saydığım isimlerden bazılarını çok iyi tanıyorum ki bir zamanlar bu adamların SEDEFÇİ ile olan ahbap-çavuş ilişkilerini Edirne’de bilmeyen yoktur.
Acaba diyorum SEDEFÇİ hesaplarda bir yanlışlık falan mı yaptı da karşısına bu kadar adam çıktı…! Neyse Edirne siyasetini Edirne’li gazteciler yazıp, CHP’liler değerlendirsin orası şimdilik bizi aşar.
*** *** ***
Sahi ya ne oldu bizim Uzunköprü’nün çok şamatalı partisi MHP’ye? Karabatak misali bir görünüp bir kaybolmak var mı. VERİMSİZLER…! Diye görevden alınan eski yöneticiler siyasetten soğumuş bir biçimde işlerinin başlarına dönerlerken ;
“BUNLAR ÇOK VERİMLİDİR…!” diye göreve getirilenleri ara da bulasın. Göreve geldikleri gün gazetecilerin eline yazılı bir kağıt tutuşturup iki de resim çektiren MHP’nin yeni temsilcileri o günden sonra kayıplara karıştılar. Ben öyle zannediyorum yeni yöneticiler herhalde Belediye Başkan adayı sıkıntısı çekiyorlardır, yoksa şimdiye kadar neden saklansınlar ki…!
*** *** ***
Şimdi gelelim yazının başlığındaki iadeli taahütlü mektubaaaaa. Efendim hafızamın zaaflığından baştan söyleyeyim yanlış hatırlamıyorsam bundan takriben 2-3 ay önce kaleme aldığım hani şu bizim Gazi Caddesi ile Adalet Meydanı’nın Belediye Meclisi’ne danışılmadan, sorulmadan, Meclis Üyeleri’nin fikirleri alınmadan yenilenme çalışmalarıyla birlikte bu çalışmalar için gerekli herhangi bir ihale açıldı mı falan diye Başkan İŞBİLEN’e gıyabında sormuştum ya.
Yazının yayımlandığı o günlerde benim bu yazımla ilgili olarak sayın Başkan bizim gazetenin muhabiri Okan kardeşime cevaben şöyle demiş ;
“Okan kardeşim söyle o KASABALI’ya bu konuyla ilgili kendisine gerekli açıklamayı detaylı bir şekilde yapacağım.” Valla ben bunca zaman Başkan’dan yapacağı açıklamayı sizler gibi merakla ve sabırsızlıkla bekledim ancak açıklama-maçıklama gelmediği için bir hatırlatayım istedim. Çünkü diğer meseleler için beni sıkıştırıyorlar.
Kasabanın meselelerini nedense KASABALI’dan başkaları kaleme almayı sıktıramazlar zira sıktırmaya kalkışsalar Başkan onların ağızlarına acı biber sokar alimallah…! Bakın şimdi de tutturmuş bizim gazteci leşkerleri karşıma geçmiş ;
“Yahu KASABALI bu ilçede kaç adet gazete ve kaç adet matbaa var ama Belediye’nin o baskı işlerini her yıl aynı matbaa-gazete herneyse basıyor. Bu adam Belediye’nin pastasını yerken posasını yemek her yıl bizlere düşüyor.”
Yazının başlığında aciliyetten kastettiğim dün Edirne gazetelerinin birinde adamın biri Başkan için ; “ACUL İŞBİLEN” başlığını kullanarak bu ihale işlerinde İŞBİLEN’in aceleci olduğuna işaret etmiş. Başlıktaki adiliyetlisi kelimesinden kastettiğim ise ihale matbu evrak basımında İŞBİLEN Başkan’ın hukukçu olmasına rağmen ADİL davranmadığıdır. Bu ülkede mademki düşünce özgürlüğü var diyorlar o halde ben de bu sözlerimle özgürce düşüncemi söylüyorum o kadar…!
*** *** ***
NOT ; Bu bahsettiğim baskı ve ihale konusu ile ilgili daha detaylı yazımı yaklaşan 18 Kasım Kasım Kurtuluş Bayramı’na kadar mutlaka yetiştirmem lazım ki kimler nerelerden nasıl nemalanıyor cümle alem bilsin öğrensin. Eğer o güne kadar sağ-salim kalırsak tabii, zira dünya fani bugün varsıııın, yarın mevta…!