Tüm Sağlık-Sen Genel Sekreteri Yüksel Kılıç, 8 Kasım Dünya Radyoloji Günü nedeniyle yayınladığı mesajında Radyoloji çalışanlarının gelecekleri Sağlık Bakanlığı tarafından karartılıyor dedi.
Dünya Radyoloji Günü nedeniyle bir mesaj yayınlayan Tüm Sağlık-Sen Genel Sekreteri Yüksel Kılıç, Bu yıl bütün dünya, deprem ve Tsunami’den zarar gören Japonya’nın kuzeydoğusundaki Fukuşima nükleer santralinde meydana gelen radyasyon sızıntısını radyasyonun zararlarını konuşurken biz radyoloji çalışanlarının geleceklerini karartıyoruz dedi.
Kılıç, Sağlık çalışanlarının ve toplumun sağlığını korumakla görevli kurum olan Sağlık Bakanlığının; Radyoloji çalışanlarının geleceğini karartmak, iş güvencesini ortadan kaldırmak için yüksek yargının kararlarını bile hiçe sayarak yeni projeler üretme peşinde olduğunu iddia etti.
RADYASYON ÇALIŞANLARI
SAĞLIKTA DÖNÜŞÜMÜN
MAĞDURU OLMAMALI.
Radyoloji üniteleri hizmet satın alma adı altında özelleştirerek hizmet kalitesi düşürüldü diyen Kılıç, Radyoloji çalışanlarının emekleri ucuzlaştırılmış, iş güvenceleri ortadan kaldırılmış ve özlük hakları ellerinden alınmaya başlanmıştır dedi.
Kılıç, Özelleştirilen ve Denetimden uzak Radyoloji ünitelerinde; mesleki ehliyet sahibi olmayan kişiler yaygın olarak çalıştırılmaktadır.
Sağlık hizmetinin bir parçası olan radyolojik görüntüleme hizmetlerinin ehliyetsiz kişilerce yapılmasının ne denli sakıncalar yaratacağını en iyi Sağlık Bakanlığı yetkilileri bilirler dedi.
Kılıç, Radyoloji Görüntüleme merkezlerinde ehliyetsiz ve mesleki yeterliliği olmayan elemanların çalıştırılması konusunda Sağlık Bakanlığı’nın somut bir çalışmasının olmaması düşündürücüdür diyerek açıklamasına şöyle devam etti.
Radyasyonun insan sağlığı üzerinde ciddi anlamda olumsuz etkiler bıraktığına ilişkin yüzlerce bilimsel çalışma mevcuttur.
Başta Uluslararası Radyasyondan Korunma Komisyonu (ICRP) olmak üzere, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA) ve Avrupa Enerji Topluluğu (AURATOM) gibi birçok uluslararası kuruluş ilke olarak radyasyon kaynaklarıyla çalışanların günlük çalışma sürelerini mevcut duruma göre mümkün oldukça azaltmayı tavsiye etmiştir.
22.06.1960 tarih ve 115 sayılı ‘Radyasyonlara Karşı Korunmaya Dair 1960 Sözleşmesi’ Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarafından da imzalanmıştır.
Bu sözleşme hükümleri üye ülkeler için bağlayıcı nitelik taşımaktadır.
Türkiye’de 3153 sayılı kanuna dayalı olarak çıkarılan tanı ve tedavi amaçlı radyasyon uygulamalarında görevli personel günde 5 (beş) saat çalışırken, Bakanlar Kurulu’nun 27.09.2006 tarih ve 5547 sayılı kararıyla kabul edilip, 3 Ekim 2006 tarih ve 26308 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “(Gözden geçirilmiş) Avrupa Sosyal Şartının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun” kapsamında tehlikeli ve sağlığa zararlı işlerde riske karşı alınacak önlemler arasında çalışanların çalışma saatlerinin azaltılması öngörülmüştür.
Söz konusu Avrupa Sosyal Şartını, kabul eden ülkeler için bağlayıcı hüküm ifade ederken, bu duruma göre; mevcut 5 saatlik çalışma süresinde bile azaltmaya gidilmesi gerekirken; Radyoloji çalışanlarının geleceğini karartmak için 21.01.2010 tarih ve 5947 sayılı Üniversite Ve Sağlık Personelinin Tam Gün Çalışmasına Ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun‘un 9. maddesi ile Günlük mesai süresi 5 saatten 7 saate çıkarılması anlaşılır bir hadise değildir, adeta uluslararası atılan imzalar yok sayılmıştır.
Bu uygulamanın bilimsellikle açıklanması mümkün değildir diyen Kılıç, Sağlık Bakanı’nın bu ısrarı radyoloji çalışanlarının hayatına mal olmaktadır.
Radyoloji ünitelerinin fiziki koşullarının iyileştirilmesini, özlük haklarının tırpanlanmasına son verilmesini, sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamının sağlanmasını isteyen Kılıç, Sağlık Bakanlığına sesleniyorum.
RADYASYON
VİTAMİN DEĞİLDİR!
Sağlık Bakanlığı’nın radyoloji çalışanlarının sorunlarına karşı kayıtsız kalmaktan vazgeçip, radyoloji ünitelerinin envanterini çıkararak, acil, orta ve uzun vade de yapılacak eylem planını hazırlamalıdır.
Radyoloji Teknisyenlerinin Meslek tanımlarının yapılması, yeterli istihdamın sağlanması, ehliyetsiz çalışmanın önüne geçilmesi, radyoloji departmanlarında fiziki eksikliklerin giderilmesi ve cihaz modernizasyonunun sağlanması öncelikli olarak ele alınmalıdır.
Kılıç,”tüm bu olumsuzluklara rağmen ‘’Radyasyona İnat! Yaşasın Hayat! ‘’ Radyoloji çalışanlarının 8 Kasım Dünya Radyoloji Günü Kutlu Olsun” dedi.