olursa senden ÜLKÜCÜ sanırsın karşındaki herkes türkücü…

Hani biz Türk milleti olarak bu toprağa can vermiştik, hani biz al kırmızı bayrağa kan vermiştik, hani biz Allah’a kurban vermiştik ve hani biz bu vatanı çok ve karşılıksız sevmiştik… Size ne söyleyebilirim ki CHP İlçe Başkanı ve MHP İlçe Başkanı siz emirlere uyup Genel Başkanlarınızın fermanlarını layıkıyla yerine getirdiniz, benim asıl diyeceğim iktidar partisi […]
Yazarlar - 14 Ağustos 2014 12:04

Hani biz Türk milleti olarak bu toprağa can vermiştik, hani biz al kırmızı bayrağa kan vermiştik, hani biz Allah’a kurban vermiştik ve hani biz bu vatanı çok ve karşılıksız sevmiştik…

Size ne söyleyebilirim ki CHP İlçe Başkanı ve MHP İlçe Başkanı siz emirlere uyup Genel Başkanlarınızın fermanlarını layıkıyla yerine getirdiniz, benim asıl diyeceğim iktidar partisi İlçe Başkanına vardı ama o diyeceklerim de şimdilik kursağımda kaldı.

30 Mart seçimleri aylar önce sona ermesine rağmen o tarihten bu yana son 10 Ağustos Cumhurbaşkanlığı seçimlerini de hazmedemeyen özellikle kendisini yıllarca millete ;

“Ben ülkücüyüm”

Sıfatıyla etiketleyen bazı arkadaşları izliyor, konuşuyor ve takip ediyorum onlar adına üzülüyorum gerçekten. Öyleleri var ki tam bir zavallılık örneği sergileyerek kraldan fazla kralcı oluyorlar ya bırakın üzülmeyi acımaya başladım inanın.

Türkçülüğü, Milliyetçiliği, Ülkücülüğü “bozkurt işareti yapmak”, okul koridorlarında ardında yaverleri ile külhanbeyi edası ile caka satmak, boynuna hilalli bozkurt kolyesi takmak ve çengel bıyık bırakmaktan ibaret sayan yeni yetme türedi bir Ülkücü Gençlik peydah oldu.

Ömrü hayatında bir defa olsun Kur’an-i Kerim mealini okumamış, Atatürk’ün nutkundan bi haber, Atsız’ı tanımayan, 3 Mayıs 1944 hadisesini merak dahi etmemiş, CKMP kısaltmasının ne anlama geldiğini bilmeyen, Necip Fazıl’lara, Osman Yüksel’lere, S.Ahmed Arvasi’lere sadece ismen aşina fikirlerinden nasipsiz ezberci bir Ülkücü Gençlik.

Hele hele öyleleri var ki, ülkücüyüm, milliyetçiyim, Türkçüyüm, TÜRKEŞ’çiyim, Kurtçuyum der fakat merhum Türkeş’in “Dokuz Işık Doktrinini” bilmez. Doktrin kelimesini bir tıp terimi sanacak kadar ahmaktırlar. Bu gençliğin en büyük özelliği araştırmamaları ve kulaktan dolma bilgilerle ezberci oluşlarıdır.

Mensubu olduğu ırkın tarihini doğru dürüst bilmezler, birilerinin anlattığı şişirilmiş savaş hikâyelerini Türk Tarihi olarak doğru bilirler. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluş mücadelesi olan İnkilâp Tarihini merak edip araştırmazlar büyük mücadeleyi bir ya da iki kişiden (!) münhasır sanırlar.

Anadolu’da ki Türkçülük mücadelesinin tarihini bilmezler, bu davada mücadele vermiş beş ismi arda arda sayamazlar. Hele yürekten bağlı olduklarını her alanda haykırdıkları merhum Türkeş’i hiç tanımazlar çünkü merak edip hayatını okumazlar, yazdığı kitapları bilmezler. Ülkücüyüm derler, Ülkücü Hareketin mücadele tarihini öğrenmemişlerdir. Tek bildikleri slogan atmaktır…

Bırakın bu tip ÜLKÜCÜLERİ (!) şimdilerde, yani 30 Mart ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra bu tipler daha düne kadar Ülkücülere saldırmayı görev bilen ODA TV, SÖZCÜ Gazetesi, Cumhuriyet Gazetesi, Türk Solu Dergilerinden alıntı yaparak arkadaşlarına sosyal medya üzerinden servis yapıyorlar. Davalarının peşinden gitmeyi bırakıp solun ve solcu yazarların  peşinden sürüklenmeyi yeğliyor ve tercih ediyorlar.

Bu saydıklarımı çok uzaklarda aramaya kalkışmayın etrafınıza az-biraz dikkatli bakarsanız bu saydıklarımdan fazla fazla bulursunuz, görürsünüz. Bunlar Necip FAZIL üstad dan ders almamış, fikir edinmemiş, bilgi sahibi olmamış, terbiye edinememiş, bırakın SAĞINI-SOLUNU karıştırmayı bunlar sınıfta kalmış kalpazan Ülkücü fotokopileridir.

Yukarıda sıraladığım sıfatı taşıyan ve kendisinin hala ÜLKÜCÜ olduğunu savunup iddia edenler varsa ben şahsen onlar gibi ÜLKÜCÜ olacağıma türkücü kalayım ki karşımdaki insanlara karşı daha samimi ve inandırıcı olurum.

Saygılarımla…

 

 

 

 

 

BENZER HABERLER