Rakıyı susuz içerken meze niyetine kafayı yiyenleri seyrederken kendimden geçiyorum çoğu zaman. Alkol ve sigaraya yapılan zamlara bakarak bu devlete sade bir tüketici olarak ne kadar faydalı bir birey olduğumu kasıla kasıla söylüyorum kendime. Alkol ve sigara kullanmayanların ise beş parası geçmediği için devlete kızıyorum onlara haklı sebepten mütevellit.
*** *** ***
Önümüzdeki şubat ayının dokuzunda Ticaret Borsası’nın seçimleri olacak ya, üzerime vazife olmamasına rağmen bu konuda bir iki laf etmem için sipariş aldım geçenlerde. Elimizin erdiğince, dilimizin yettiğince vazifeyi yerine getirelim istedim erken erken.
Üşenmedim araştırdım, hani kısaltılmışına TOBB denilen Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği meğer memlekete ne hayırlı işler yapmış ancak Edirne ve ilçelerine her nedense uğramamış. Peki bu TOBB’un Edirne ve ilçelerinde hiç mi temsilcileri yok?
Bakın sadece benim araştırıp bilgi sahibi olduğum TOBB’un ülkeye yaptıklarına ;
*Kars’a Anadolu Teknik Lisesi
*Aksaray’a ılköğretim Okulu
*Kütahya’ya Anadolu Teknik Lisesi
*Erzurum’a ılköğretim Okulu
*Batman’a ılköğretim Okulu
*Burdur’a ılköğretim Okulu
*Rize’ye ılköğretim Okulu
*Hakkari’ye Meslek Eğitim Merkezi
*Elazığ’a ılköğretim Okulu
*Adıyaman’a ılköğretim Okulu
*Nevşehir’e Güzel Sanatlar Galerisi
*Rize’ye Fen Lisesi
*Antakya’ya ılköğretim Okulu
*şırnak’a Kız Öğrenci Yurdu
*Muş’a Anadolu Öğretmen Lisesi
*Urfa’ya Fen Lisesi
*Osmaniye’ye Fen Lisesi
*Çankırı’ya Fen Lisesi
*Hatay’a ımam Hatip Lisesi
*Trabzon’a Sağlık Bilimler Fakültesi
*Gaziantep’e Fen Lisesi
Falan filan hep civar illerde ilçelerde, Edirne kayıp, Uzunköprü ve diğer ilçeleri ara ki bulasın. TOBB’un Baron HıSARCIKLIOğLU’nu Uzunköprü’ye kadar getirdiler tarihi köprüyü gösterdiler gerisin geriye gönderdiler. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ülke genelinde eğitime bu kadar önem verirken Uzunköprü’de ise Oda’lar eğitimde öncelikle öğrencilere verdikleri bursları kesiyorlar. Öğrencilere verdikleri bursları kesmeleri yetmezmiş gibi Oda üyelerini yurtdışına geziye gönderiyorlar.
şimdi bunlar ortadayken tam da seçimler yaklaşırken bunları dile getirmemizin ne alakası varmış falan. Kardeşim bunları seçim arefesinde yazmayacağız da ne zaman yazacağız dii mi.
Benim bu ifadelerime ister katılırsınız ister katılazsınız ancak şunu belirteyim ki ;
“ısterseniz yanlış düşünün, ama ne olursa olsun kendi kafanız ve beyninizle düşünün, benimkiyle değil.”
*** *** ***
Diyorum ki kendi kendime ; “Bazen sıkıca tutmalısın yularını kelimelerin. Eğer salarsan en tutulması gerektiği yerde ipleri. Önünü alamazsın o hızla aşağı çeker seni. Ve bazen de salıvermelisin usulca kelimeleri. Seni, senin kadar iyi anlayana vermelisin. O tutacaktır muhakkak ellerini.” Bugün gene dünkü gibi yapıp salıverdik kelimelerin yularını anlayana birer cümle oluversin, birileri anlasın diye. Bulacaklar elbette bizim de kusurumuzu, meşgul edecekler her daim olduğu gibi cep telefonumuzu.
Belediye’nin personel (imam) alımı ile ilgili olarak iki çift laf edelim dedik, ettirmedi Başkan Yardımcısı Engin kardeşim. Dedi ki ; “Belediye’ye imam değil, gassal (ölü yıkayıcısı) alıyoruz.”
Hayırlı olsun dedik, daha daha ne var ne yok dedik? Aramızda kalsın dedi, bende kalsın dedim. Kaldı…