Hayırdır biraderler Pazar günü ertesi Uzunköprü’ye derin bir sessizlik hakim oldu, bunun nedenini bilen varsa parmak kaldırsın lütfen. Ama Gezi için, Taksim için zart için zurt için ortalığı yakıp yıkanlarında mı hiçbir diyeceği yok. Ben bunları neye benzetiyorum biliyor musunuz. Hani hep iğneyi kendisine batırır da iş kazığa gelince de onu da sürekli karşısındakine batırmak isteyenler var ya işte onlara benzetiyorum. 30 Mart’ta ben gıkımı çıkardım mı, hatta yazdıklarımla kazananı tebrik edip kutladım. Zaten yapılması gereken de bu değil miydi.
Ancak iş 10 Ağustos seçimine gelince adam geçmiş karşıma ;
“Tayyip ERDOĞAN benim Cumhurbaşkanım olamaz.” Safsatasını laf diye sallıyor, yukarıda da dediğim gibi 30 Mart’ta bu kazığı yiyerek içine sindirenler sindirdi, şimdi 10 Ağustos’ta kazığın diğer tarafını yiyenler bunu hazmetmek zorundadırlar.(!)
*** *** ***
Biz hiçbir zaman bu kasabanın Emin ÇÖLAŞAN’ı, Yılmaz ÖZDİL’i ya da Uğur DÜNDAR’ı olmayı denemedik, ama bunların fikir ve düşüncelerinin yanı sıra yaptıkları kışkırtıcı yorumlara kanarak aldanarak yollara dökülen, meydanlarda darbe çığlıkları atan saf insanlarımız şimdi bize hak veriyorlardır HAKLI çıktığımız için herhalde.
Bakınız 30 Mart seçimlerinde çıkan sonuçlara göre AK Parti’ye oy veren insanlara yazar Yılmaz ÖZDİL ne demişti.? “KOYUN” diyerek hakaret etmiş ve CHP’liler bu hakarete kıs kıs gülmüşlerdi. Ancak 10 Ağustos’tan sonra aynı yazar ÖZDİL bu defa CHP’ye ve Ekmeleddin Beye oy verenler için “KOYUN” diyor aşağıdaki sözleriyle ;
“Milyonlarca CHP’li, kendisini temsil etmeyen tiplerden bıktı usandı, harakiri yaparcasına sandığa küstü. Milyonlarca insan, sırf Tayyip ΕRDOĞAN kazanmasın diye, istemeye istemeye, içine sinmeden CHP’ye oy vermekten yoruldu.”
*** *** ***
Vay efendim ERDOĞAN köşke çıkmışmış da AK Parti artık dağılır gidermiş, kardeşim sen bırak başkasının dağılmasından medet ummayı da kendini artık bir toparla, bu millete ve seçmenine bir güven sağla. Bak insanlarınız insan içine çıkamaz oldu, yöneticilerinizin beceriksiz politikaları yüzünden. Dile kolay be kardeşim bir değil, iki değil, üç değil sonunda 13 parti bir araya geldiniz dokuz (evet tam 9) seçimdir zafer yüzü, galibiyet yüzü, iktidar yüzü, göremediniz yazık. Bu saatten sonra korkarım daha uzun seneler göremeyeceksiniz maalesef durum bunu işaret ediyor. Bende istiyorum rekabet olsun ancak adamın (ERDOĞAN) karşısına adam gibi adam gelemiyor ki, getiremediniz ki.
Muhalefet kıyıda köşede nerde miadını yitirmiş, gelişemez hale düşmüş, biçare Uzunköprü gibi nahiyeden farkı kalmamış kasaba Belediyelerini almakla zafer sarhoşu olurken adamlar metropolleri, büyükşehirleri bünyelerine ilave ettikçe ediyor. Adamlar çalışmasa, yatırım ve hizmet yapmasa bu milletin karşısında ancak ve ancak en fazla iki dönem iktidarda kalabilirlerdi ama bakın 13 senedir bu adamları izliyoruz, bu adamları görüyoruz, bu adamları seçiyoruz, bu adamları başımızın tacı yapıyoruz.
*** *** ***
Kavak ağacına kabak aşısı yapar gibi parti içerisinden değil de dışarıdan ithal olarak Cumhurbaşkanı adayı olarak Ekmeleddin Beyi getirirsen partin de 10 Ağustos hezimetinden sonra işte böyle bit pazarı çarşısı gibi karmakarışık olur. Bakın şimdi CHP’de her kafadan bir ses fışkırıyor ama nafile. Zira bu geç fışkırmaya başlayan sesler daha adayın adını duydukları andan itibaren itirazlarını haykırmalıydılar.
Ama bunlar beni dinlemediler gittiler yukarıda adlarını zikrettiğim yazarların akıllarına hizmet ettiler hezimeti yaşadılar, ben şimdi ne diyeyim memlekete HAYIRLI olsun muhalefete de iş işten geçse de GEÇMİŞ olsun…!