Ortaya bir taş attık her kim denediyse denedi taşı bir türlü dışarı çıkaramadı. Evet tahmin ettiğiniz gibi Kurtlar Vadisi dizisine dönüşen Köylere Hizmet Birliğinin başına gelen talihsiz gelişmelerden bahsediyorum. Biliyorum sıkıldınız ama meseleyi ilk eşeleyen ben olmuştum hatırlarsanız. Yemin billah bir taraftan pişman, diğer taraftan çok mutluyum desem yalan değil essahh olur…!
İlk mevzuuyu bu köşeden şöyle ortalığa fırlatınca bu konuyla ilgili olarak ilk açıklamayı Başmuhtar Hayati BALKAN yapıverdi, bu açıklama bize yeterli gelmeyince biraz daha eşeledik bu defa eski Kaymakam Mehmet AYDIN taaa Antep’ten gazetemize posladığı mektupla konuya açıklık getirmeye çalıştı.
Yetti mi, yeter mi? Biz tutturduk ille de konunun muhatabı ve iktidar partisinin ileri gelenleri de açıklama yapsınlar. Sağolsunlar bizim bu ricamızı kırmayıp hemde kahvaltılı beyanatlarda bulunan bu insanların açıklamaları mevcut Kaymakamımız Uğur KOLSUZ’u üzmüş olacak ki, o da dün bir basın toplantısı yapmış.
Bakın şimdi geçenlerde İl Genel Meclis Üyesi Nedret AKBULUT’la İlçe Başkanı Çağatay YILMAZ, gazetemiz muhabiri ile görüşmeye geldiklerinde İlçe Başkanı bana ;
“Abi sen diyorsun bu gelişmelere, hiç konuşmuyorsun.” Dediğinde benim cevabım aynen aşağıdaki gibi olmuştur ;
“Sevgili Başkan bakın bu konu üzerinde Adli mercilerin almış olduğu bir karar var, üstelik konuşması gerekenler zaten konuştu.” Olayla ilgili Savcı gereken tahkikatı başlatmış, Hakim kimlerin haklı kimlerin suçlu olduğuna dair kararını vermiş, eee şimdi bu gerekli veya gereksiz açıklamalar neden? Yoksa birileri hala bu ilçenin karar mekanizmasına soyunmak mı istiyor. Yoksa böyle yaparak yargı yanıltılmak mı isteniyor…! Bilemedim gitti.
Tamam şimdi isimlerini saydığım bu insanlar yaptıkları açıkamalarla belki (bakın belki dedim) kendilerini bu işten sıyırmak isteyebilirler, iyi de gaztecilere ne oluyor. Onların yaptıkları bu yanlı ve abartılı organize haberciliği ben neye benzetiyorum biliyormusunuz. Aynı Temel’in makinistliğine…!
Anlatayım da öğrenin ;
Bir gün bizim makinist Temel’in yine tren seferi varmış. Temel yine rahat bir şekilde treni kullanırken bir bakmış rayların önünde bir çocuk… Ertesi gün bizim hemen hemen bütün gazteciler ;
“Büyük bir tren faciası oldu…! 25 kişi hayatını kaybetti….!” Gibi manşetler atınca Temel soluğu savcılıkta alıyor. Temel’in karşısına sorgulama için savcı oturuyor ve Temel’e;
“- Temel Bey neden önünüzdeki çocuğu ezmediniz bari 25 kişi öleceğine bir kişi ölürdü.” demiş,
Temel’de üzgün bir şekilde ;
“- Bende ona niyetliydum savcu bey lakin çocuk rayların dışına kaçtu…!”
Aslında burada savcılığa soyunan bazı gazteciler var onu demek istedim anladınız siiiiiz.
Adalet herkes için geçerlidir, ancak adalet öyle senin-benim istediğin gibi sağlanmaz bunu da böyle bilin de atarken, yazarken kendinize güldürmeyin e’mi.
Bakın bu konuda adam ne demiş ;
“Adaletin üç temel ilkesi vardır; mülkiyetin istikrarlı olması, mülkiyetin ancak mutabakat ile transfer edilebilmesi ve verilen sözlerin yerine getirilmesi… Eğer mülkiyet istikrarlı değilse daimi savaş olur. Eğer mülkiyet mutabakat sonucunda transfer edilmezse ticaret olmaz. Sözler tutulmazsa o zaman da birlik olmaz.” Yaaaa.
Yargının vermiş olduğu kararın üstüne en fazla dedikodu üreten ve bu dedikoduları da gazte sayfalarına en çok aktaran bir toplum haline geldik ya insan üzüleyim miii, sevineyim miii, güleyim miii diye şaşkılk geçiriyor ya neyse.
Kaymakamın dünkü açıklamalarından sonra başka açıklama yapacak ya da yapması gereken insan kaldı mı bilemem ama bu gazteciler onları da arar bulur, ya da uydurur durur…!