Rahmetli MENDERES ve arkadaşlarının yargılanmaları başlayınca böyle bir hukuksuzluğa ve darbenin yön değiştirmesine karşı çıkan bazı generaller ve albaylar başka ülkelere sürgüne gönderilmiş, darbenin güçlü albayı ve sözcüsü rahmetli Alpaslan TÜRKEŞ Hindistan’ın Yenidelhi bölgesine sürgüne gönderilmişti.
Yassıadada tutulan Adnan MENDERES ve arkadaşları her türlü işkencelere maruz kalmış, mahkeme başkanı ve yandaşlarının tutumları baştan pazarlıklı ve öyle tezgahlanmıştı ki köpek maması bile yargılama sebebi sayılarak zabıtlara geçmişti.
Mahkeme heyeti her duruşmada MENDERES’i onur kırıcı sözlerle aşağılıyor, her türlü hakareti yapıyordu. Bundan 15-20 gün önce rahmete kalan Adnan MENDERES’in meşhur Avukatı Burhan APAYDIN’ın dediği gibi tahkik komisyonunun raporunun sahtesi bile hazırlanmış, gerçek rapor mahkemenin elinde olduğu halde açıklanmamıştır.
MENDERES ve üç Bakanı idam sehpasına gönderilip, maalesef asılmışlardır. Bu karara engel olacak tek adam İsmet İNÖNÜ’de sessiz kalarak idamı onaylamıştır. Aslında bu karar Türkiye demokrasisi için bir milad olmuş, halk Cumhuriyet Halk Partisini 50 yıl iktidar yapmamıştır. Halkın %70’i de idamın sebebi olarak İsmet İNÖNÜ’yü görmüştür.
İdamdan sonra yapılan 1961 Anayasası kabul edilmiş ve Türkiye’de İNÖNÜ birkez daha Başbakan olmuş, ancak ülkede açlık ve sefalet dönemi yeniden başlarken askerin zulmü de beraberinde galmiştir. Köylü Demokrat Partili olduğu için Jandarma tarafından her türlü psikolojik işkence ve baskılara tabi tutulmuş, Demokrat Partili köylüler karakollara getirilerek dayak atılarak aşağılanmıştır.
1965 Seçimlerinde Demokrat Partinin yerine kurulan Adalet Partisinin başına dönemin Su İşleri Bölge Müdürü Süleyman DEMİREL getirilmiş, “ÇOBAN SÜLO” lakabıyla seçimlerde büyük bir başarı elde edrek çıkmış, yeni hükümeti kurmuştur. Türkiye’nin yeniden kalkınma hamlesi başlamış, yollar, barajlar inşaa edilmeye , yeni işletmeler, tekstil atelyeleri, un ve yağ fabrikaları, hidroelektrik santralları hizmete girmiştir.
Köylü nüfusu yavaş yavaş şehirlere göç başlamış, milli gelir 1.500 Dolara, nüfus 20 milyona, okuma-yazma oranı %35-%40’lara çıkmış, ihracaat 300 Dolar sevilerine yükselmiştir. Keban Barajı ve Boğaziçi köprülerinin inşaatları başlamıştır. (İNÖNÜ ; “Enerjiyi toprağa mı vereceksiniz” sözü ile büyük bir gaf yaparken, köprü içinde ; “Boğazdan sosyete mi geçecek?” açıklamasını yapıyordu.
Bu kalkınmadan rahatsız olan generaller 1971 muhtırasını vermişler DEMİREL’i iktidardan uzaklaştırmışlardır. Muhtıranın ardından KARAOĞLAN lakaplı ECEVİT sahneye çıkmış, CHP’nin başına geçmiştir. Milli görüşte yavaş yavaş Türk siyasetinde yerini almaya başlamış yapılan genel seçimler ECEVİT-ERBAKAN koalisyonunu getirmiş, o devrin en önemli sonucu Kıbrıs’ta soykırıma uğrayan Türklere sahip çıkılması 1974 Kıbrıs barış harekatını getirmiştir.
NOT ; (YAZI DİZİSİ DEVAM EDECEK.)