Son günlerde Üniversite ve Yüksekokul ile ilgili olarak alınan kararlar, ortaya atılan iddialar ve yapılan tartışmalar ilçe halkını neredeyse ikiye böldü. Her kafadan farklı seslerin çıktığı şu son günlerde sade vatandaşlar doğruyu bulmakta zorlanır hale gelirken siyasi gündem neredeyse rafa kalkmış duruma geldi.
Son birkaç gündür Milliyetçi Hareket Partsi’ndeki gelişmeleri kaleme alırken Üniversite konusuna konsantre olamadık. Bugün (Çarşamba) Genel Merkezden görevden alındınız yazısı gelmemesi halinde Hareket Partisi’ndeki hareketlilik bana denildiğine göre yarından (Perşembe) itibaren daha da kızışarak başlayacakmış. Mevcut yönetimin başında Başkan olarak bulunan Levent SİMEN’in görevden alınmadığı ve halihazırda görevinin başında olduğu yönünde bir basın açıklaması yapılmasının an meselesi olduğu tarafıma bizzat iletildi. Hayırlısı bakalım…
MHP’nin bugünkü halinin seçimlere kadar böyle didişmeyle geçmesi halinde işin sonu bir önceki seçimlerdeki gibi CHP’nin işine yarayacağı mutlak gözüyle bakılıyor ki bu durumdan da daha önceki deneyimlerime dayanarak ;
“Bu sayede CHP önümüzdeki seçimlerde de sprinte kalkacak…!” kanısı bende ağır basıyor. Acaba diyorum parti içerisindeki bu gelişmelerin nedeni partinin Belediye Başkan adayını hala belirleyememiş ya da bekledikleri adayı başka tarafa kaptırmanın hırsı ve öfkesinden kaynaklanmış olabilir mi diye sormadan edemiyorum kendi kendime…!
Şimdi yazının siyasi boyutunu bir kenara bırakıp ticari yönüne bir göz atalım. Yazının başında Üniversite ve Yüksekokuldan bahsederken okulun taşınacağını yazmayı unutmuşuk. Ancak AK Parti İlçe Başkanı Çağatay YILMAZ’ın bugün bizim gazetede de yer alan açıklamasını okurken kendisinin bu işe oldukça bozulmuş olduğunu anladık ancak açıklamasının içinde yer alan ;
“Birilerinin ticarethanelerine uğrayamayacak araçlar yüzünden fırtınalar kopartıldı” cümlesinden hiçbirşey anlamadım, daha doğrusu cümle içerisindeki şifreyi çözemedim. Ticarethane derken BENZİNLİK Mİ!!!, FABRİKA MI ya da hangi ARAÇLAR…! Kastediliyor. Ben şahsen Başkan YILMAZ’dan halkın daha iyi anlayabileceği dilden daha şeffaf bir açıklama beklerdim. Yoksa bu işlerede mi rantiye gözüyle bakılır oldu? Şayet varsa Çağatay Başkan’ın bu konuda daha detaylı bilgisi kamuoyu ile daha net ve anlaşılabilir bir şekilde paylaşırsa kafalardaki soru işaretlerini de dağıtmış olur düşüncesindeyim.
*** *** ***
Bugün AK Parti’den bir işadamı daha Belediye Başkanlığına soyunuyor, hayırlı olur inşallah ancak ilçe kamuoyu canı sıkılan, birilerine kızan, nam yapmaya çalışan, değil de Belediye konusunda bilgisi, birikimi, üretimi, ya da deneyimi olanlar konusunda tercihlerini yapacaklardır. Bunun yanısıra değişimden yana olanlar da mutlaka çıkacaktır, bu da çok normal ve doğaldır. Halk tercihini kimden (partiden demiyorum) yana yaparsa yapsın seçilecek olan Belediye Başkanımız partizanlık yapmadığı sürece ve yandaşlarına peşkeş çekmedikçe elbetteki başımızın tacı olacaktır.
Bir de Uzunköprü’yü yönetmeye veyahut Edirne’yi parlamentoda temsil etmeye talip olacak kişilerin mutlaka ama mutlaka Belediye için Uzunköprü’de Ankara için Edirne ya da ilçelerinde ikamet etmeleri ve bölgenin ve ilçenin sorunlarını iyi bilmeleri gerekir. Yok öyle dört-beş yıl Ankara’da oturacaksın seçimden seçime milletin önüne geçerek oy istemek.
Yıllardır doğup büyüdüğün köyüne, kasabana, vilayetine uğramayacaksın, kimsenin ne düğününe, ne cenazesine, ne afetine, katılmayacaksın, derdine, meselelerine ortak olmayacaksın. Acıları, sevinçleri, ihtiyaçları paylaşmayacaksın biraz para harcayıp aday olacaksın yok öyle yağma…
*** *** ***
SON NOT ; AK Parti’nin Belediye Başkan adaylarının öncelikli şartları arasında adayın bir kere Yüksekokul (Üniversite) mezunu olmaları şartı aranıyormuş. Bu kriterden haberi olmayan Beşkan eşpeklilerine (meraklılarına) hatırlatalım da yakında belki Üniversiteyi dışarıdan bitirenler falan olur da benimde hiç olmazsa bu kişlere bir nebze olsun faydam dokunur… Benimkisi de küçük bir kıyak işte…!