Sayın Kılıçdaroğlu’nun en büyük avantajı, HDP’nin desteğini kazanmaktır. Zaten bu destek olmasa seçimi kazanma ihtimali bile söz konusu olamaz.
Yani, HDP desteğine eli mahkûmdur.
HDP de bunu bildiği için “100 yıllık Cumhuriyeti değiştireceğiz” şeklinde gündüz gözüyle meydan okuyabiliyor.
Gelgelelim…
CHP İttifakı’nın en büyük dezavantajı da HDP’nin desteğini kazanmaktır.
Sizin anlayacağınız…
HDP desteği Kılıçdaroğlu’nun hem en büyük avantajı hem de en büyük dezavantajıdır. Paradoksal gerçek budur.
Ayrıca şuncağızı da not etmeden geçmeyelim:
HDP her ne kadar Kılıçdaroğlu’na destek vermek için aday çıkarmadıysa da HDP’li seçmenlerin Kılıçdaroğlu’na tulum verecekleri söylenemez.
***
İYİ Parti Milletvekili Ağıralioğlu’nun partisinin içinde yer aldığı ittifakın cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu’na oy vermeyeceğini ifade etmesi, İyi Parti seçmenindeki motivasyon kaybının da göstergesidir.
Daha kestirmeden söyleyecek olursak, HDP ile kurulan ittifak İyi Parti seçmenini gönülsüz hale getirmiştir.
Mahut ittifak, Muharrem İnce’nin hatırı sayılır oy potansiyeline erişmesinden ATA İttifakı’nın 100 bin imza toplayıp cumhurbaşkanı adayı çıkarmasına kadar etkili olmuştur.
Kim ne derse desin, İyi Parti, Muharrem İnce ve ATA İttifakı seçmeni HDP’nin PKK’nın siyasi ayağı olduğuna inanıyor.
O kadar ki, Akşener veya İnce veya Ümit Özdağ bugün kalkıp “HDP’nin PKK’yla hiçbir alakası yok!” deseler, sadece inandırıcılıklarını değil seçmenlerini de kaybederler.
Buraya kadar gayet normal, şahsen KASABALI olarak bana göre normal olmayan ve anormal olan durum millet ittifakında olup da bunları HDP ve dolayısıyla terör örgütüyle dolaylı da bu ittifakın terör örgütüyle de iç-içe olduğunu bu satırlar arasına yerleştiren ben hedef tahtasına oturtuluyorum ya işte buna sadece gülüp geçiyorum.
*** *** ***
Sizlerde muhakkak ve mutlaka görmüşsünüzdür veyahut şahit olmuşsunuzdur terör örgütü PKK’nın sözde üst düzey yöneticileri kendilerine yakın gazete ve televizyon ekranlarından açık seçik ;
“Desteğimiz KILIÇDAROĞLU ve millet ittifakınadır…!”
Demiyorlar mı? Peki sizler hiç bugüne kadar gerek KILIÇDAROĞLU ve gerekse millet ittifakın mensubu herhangi bir parti Genel Başkanından bu terör örgütü temsilcilerine ;
“Hayır, biz sizin gibilerin desteğini kesinlikle istemiyoruz.”
Dediklerini duydunuz mu?
Sadece İYİ Parti İstanbul milletvekili AĞIRALİOĞLU haricinde AKŞENER dahil hiçbir milliyetçi zannettiğimiz İYİ Partililer bu konuda elini taşın altına koyamadı. Yazık.
*** *** ***
İşte be sebeple olsa gerek bizim kasabada sokaktaki insanlarda bir seçim telaş ya da heyecanı yok. Daha ziyade karşılaştığım ve konuştuğum insanlar bir an evvel 24 Mayıs gelsin de ne olacaksa olsun düşüncesindeler. Bir kere şunu söyleyeyim bu dediğim insanlar KILIÇDAROĞLU kazansın ya da kaybetsin terörün yeniden hortlamasından endişe ediyorlar ve çok korkuyorlar. Gelelim kasabanın İYİ Parti seçmenlerine. Ciddi, sağduyulu ve samimi olan İYİ Parti seçmeni tüm bunları içine sindirerek ve hazmederek solun kalesi olarak bilinen Edirne’de teröre onlarca şehit verdiğimizi bile bile KILIÇDAROĞLU’na destek verirsem bizim bu şehitlerimizin kemiklerini sızlatmış olur muyum? Düşüncesinde olduklarını bilesiniz istedim.
*** *** ***
Akşam ajanslarında televizyon kanalları verirler mi? Vermezler mi? Bilemem ama tam bu satırları karalarken gazetelere bir havadis düştü, sizlerin ilgi alanına girer mi girmez mi? Bilemem ancak bilginiz olsun ve kusur kalmasınız diye paylaşayım istedim.
Buyurun gazete haberini bir zahmet okuyun lütfen ;
“Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı’nın ardından Antalya Manavgat’ta beraberindeki 1000 kişiyle İYİ Parti’den istifa ederek AK Parti’ye katılan Emel Özden’e rozetini taktı.”
*** *** ***
Yazının tepesinde de dediğim gibi millet ittifakı seçmenleri millet ittifakında PKK terör örgütü sevicisi HDP’nin olduğunu kabul ediyorlar ama cumhur ittifakında da Hizbullah terör örgütüne yakınlığı ile bilinen HÜDA Par’ın olduğunu söylüyorlar ve doğru diyorlar.