Her ne kadar şimdilik bizim buralara sirayet etmemiş gibi görünmüş olsa da akşam olunca televizyon ajanslarına düşen havadislerden edindiğimiz bilgilere göre
Partisi Ekrem İmamoğlu tarafından tarumar edilen Meral Akşener’in bir ‘B’ planı var mıdır acaba? Diye KASABALI olarak merak buyururken
Her gün yüzlerce kişinin İYİ Parti’ den istifa ettiğini sizler gibi ben de içim acıyarak ve şiddetle üzülerek izliyor ve takip ederken maalesef tazecik İYİ Parti’nin eridiğine tanıklık ediyorum.
Peki niçin istifa ediyorlar?
‘Madem İYİ Parti olarak Ekrem İmamoğlu’nu desteklemiyoruz, biz de istifa ederiz o halde” diyorlar.
Türk siyaseti daha ahlaksız bir savunma görmemişti bugüne kadar! Rakip parti lehine kendi partisinden istifa etmek. İzahı yok! İzanı da!
Ve uğruna partilerinden istifa ettikleri o isim 2028’de cumhurbaşkanı olmak istiyor. Hal böyle iken istifa etmek nasıl bir ilkesizliktir! Nasıl bir kendini inkardır!
İstanbul’da büyükşehir belediyesi meclis üyeliğinden istifa eden İYİ Partili üyeler başka illerdeki ‘eski’ arkadaşlarını arayıp ‘siz de istifa edin’ diyerek bilmediğimiz bir vaatte bulunuyor. İYİ Parti Sözcüsü Kürşat Zorlu duyurdu bu garabeti.
Operasyonu İmamoğlu’nun çektiğini herkes biliyor.
Neyse!
Biz yeniden dönelim İYİ Parti cephesine. Sanırım Meral Akşener şokta. Nasıl olmasın? Partisine ‘darbe’ yapılıyor. İhanete uğruyor. Dahası ‘ihanet taksimetresi’ her dakika atıyor. Yarın kim istifa edecek bilmiyor? Ya da nasıl bir şok daha yaşayacağını.
Daha evvelde hatta şahidimdir bizim gazete Yazı İşleri Müdürü kardeşim İlker AYVACI’ya defaten demiş ve kendisini bu meselede Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde şöyle uyarmıştım ;
“Bak İlker Kardeşim bizim kasabanın İYİ Partilileri CHP’liler ile kafa kafaya vermişler Başkan ERDOĞAN’a nasıl da saldırıyorlar, sakın ola ki seçimlerden sonra bunlar (İYİ Parti&CHP) birbirlerine saldırmasınlar…!”
KASABALI olarak dediğim çıktı mı? Çıktı.
Mesele bu da değil elbette. Asıl mesele Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde kol kola omuz omuza, sırt sırta ve her iki siyasi partinin bizim kasaba uzantıları sırıtarak ERDOĞAN’a özellikle sosyal medya üzerinden saldırılar yaparken bakar mısınız bugün ne hale geldiler ve düştüler? Daha doğrusu dün birbirlerine DÜŞKÜNDÜLER bugün birbirlerine DÜŞTÜLER…!
*** *** ***
Diyeceğim o dur ki bizim kasabanın İYİ Parti Belediye Başkan adayı Sayın sevgili kardeşim Ediz MARTİN bu işi nasıl toparlayacak? Bu iki siyasi partilileri nasıl barıştıracak? Diye kendi kendime soramadan edemiyorum. Hoş bir taraftan da yalandan da olsa üzülüyorum…!
*** *** ***
Aklımdayken ve unutmadan şuraya sıkıştırayım bizim kasabanın bir evvelki Belediye Reisi Enis İŞBİLEN ve beraberindeki partililer geçenlerde CHP Genel Merkezine bir iş için (!) gitmişler ve gıyabında da olsa Genel Merkezde nasıl olduysa olmuş burada bizim mevcut Belediye Başkanı Özlem BECAN’ın ismi zikredilince CHP Genel Merkezinde bulunan parti görevlilerinin BECAN hakkında ne dediklerini bizim gazete muhabiri kardeşim Okan YAVAŞER’den öğrenirsiniz artık her havadisi de KASABALI’dan beklemeyin lütfen.
*** *** ***
Beriki taraftan Muhalefet partileri, siyaset tarihçileri için ilklere imza atmaya devam ediyor.
Türkiye’de ilk kez bir belediye başkanı ile bir muhalefet partisi lideri, milyonların gözü önünde kavgaya tutuştu.
“Partimizin içişlerine karışıyorlar. Şu an itibarıyla bir savaş ilanı olarak kabul ediyorum. Varım, buyursunlar. Ben bunu 1997 yılında yaşadım, idmanlıyım.”
Meral Akşener bu konuşmayı partisinin belediye başkanı adayını açıklamak için gittiği Uşak’taki il binasında yaptı. Geçen yıl bu zamanlar olsa AK Parti ya da MHP’ye söylediği zannedilen bu sözleri Ekrem İmamoğlu’na söylemesi, bazı İyi Partililerde hayal kırıklığına neden olsa da Akşener çok kızgındı. Akşener, İstanbul ve Ankara’da da seçimlere tek başlarına katılacaklarını açıkladı. Akşener’i bu kadar kızdıran şey Ekrem İmamoğlu ve partisinden bazı isimlerin kendisine sormadan ittifak görüşmeleri, hatta dağıtılacak belediye başkanlıkları ve yardımcılıkları konusunda pazarlık yapmalarıydı.