bak sayın Kaymakamım sayın Başkanım, bırakın anlatayım…

Bizim gazetenin zaman zaman en tepesinde yayımlanan haberlere bakıyorum billahi afallıyorum. Hele gazetenin bir muhabiri var ki ona Allah ıslah etsin demekten başka bir şey bulamıyorum. Kardeşim gündemin hangi tarafındayız, kimin yanındayız, kimin karşısındayız kestiremiyoruz hani. Elalem bellemiş bir çizgi zig-zag da olsa işlerini yürütüyor da bizim haberlere bakıyorum sanki bir büyük rakı devirmiş gibi […]
Yazarlar - 23 Ocak 2014 10:59

Bizim gazetenin zaman zaman en tepesinde yayımlanan haberlere bakıyorum billahi afallıyorum. Hele gazetenin bir muhabiri var ki ona Allah ıslah etsin demekten başka bir şey bulamıyorum. Kardeşim gündemin hangi tarafındayız, kimin yanındayız, kimin karşısındayız kestiremiyoruz hani.

Elalem bellemiş bir çizgi zig-zag da olsa işlerini yürütüyor da bizim haberlere bakıyorum sanki bir büyük rakı devirmiş gibi bir o yana bir bu yana yalpalayarak gitse de sanki madalya takacaklarmışçasına tarafsızlık çizgisinde diretiyor. Kardeşim millet seçim arefesinde malı götürüyor bizim gazete hala patronun eline bakıyor…!

Anlatmak istediğimi anlatmaya dolambaçlı olarak anlatayım dedim beceremedim, iyisi mi kısa keseyim. Efendim hani bizim gazete AK Parti Gençlik Kolları’na atıfta bulunarak Fevzi Çakmak Mahallesinde yaşayan yaşlı bir çiftle ilgili manşetten bir haber yapmıştı ve bu haberin hemen ertesinde de Belediye Başkanı bu yaşlı çiftin evine gitmişti ya işte ondan bahsediyorum.

Şimdi millet diyor ki ; “Madem mahalle muhtarı ya da Belediye Başkanı bu yaşlı insanbların mağduriyetini biliyordu da neden bugüne kadar bu insanları ziyaret etmediler de AK Parti Gençlik Kolları’nı ya da Uzunköprü Gazetesi’nin yazmasını beklediler.?”

Yaşlı çift belli ki mağdur diyelim bu insanlara yardım elini uzatmak için objektiflerin karşısında flaşların patlamasını mı beklediniz. Bu yardımı bir de Belediye’nin resmi internet sitesinden yayınlayarak bu insanları birkez daha mağdur ve mahçup ettiğinizi bilemeyecek ve düşünemeyecek kadar olan telaşınızın sebebini ben biliyorum aslında ya neyse…

Millet sonra ;

“Başkan Gençlik Kollarını ya da Uzunköprü Gazetesi’ni değil, kendi işlerini takip etsin.” derken herhalde meşhurlaşan Telli Çeşme Meydanı’nı kastediyorlardı herhalde…!

***                              ***                              ***

Önceki gün Sayın Kaymakamımız Kemal YILDIZ gazetemizi ziyarete geldiğinde kendisiyle kısa bir süreliğine sohbet etme imkanı bulurken suratım kızarmaktan közlenmiş patlıcana döndü ne yalan edeyim. Zira biz adam Uzunköprü’ye atandığından bugüne neredeyse senesi dolacak ben daha “hoşgeldine” bir türlü gidememiştim.

Neyse bu faslı geçelim de meseleye gelelim. Kaymakam gazete idaresine hayran kaldı kalmasına da bizim caddeyi (karılı biranaler yüzünden) pek beğenmediğini vurgularken ;

“Hayret yahu, bu çağda böyle bir şey mantık almıyor doğrusu.” Sözleriyle eseflerini dile getirdi. Biz de kendisine Belediye Başkanı’nın bu meseleyi çözeceğine dair söz verdiğini söyledik, biliyorsunuz söz vermek ciddi bir iştir…!

Ancak ciddi dediğim o işe gelince Sayın Kaymakamım bırakın Sayın Başkanımızın bu ciddi işi düzelteceğini gelin görün ki bu karılı biranelerin üzerine kat inşaatı için Başkan ruhsat vermiş inşaat çatır çatır devam ediyor haberiniz olsun ama benden duymamış olun siz yine de Sayın Kaymakamım yoksa sonra Başkan’la aramız açılır…!

***                              ***                              ***

Bak AK Parti İlçe Başkanı kardeşim YILMAZ sen daha bu işte yenisin onun için geçen günkü yazımla ilgili olarak dediklerini şimdilik yazmıyorum, ancak bu küçücük notla ihtar çekiyorum. Kendin için yapılan eleştirilere vecap vereceksen bu köşe de gazetenin bütün sayfaları da size sonuna kadar açıktır ancak başkaları için yazılanlara ben müdahale ettirmem bilesin.

Yukarı da milletin ne dedidiğini okuduysan o cümle sizin için de geçerlidir yani ;

“Herkes kendi işlerini takip etsin.”

***                              ***                              ***

Adam patronunun karşısına geçip ;

“Zam istiyorum efendim… Yoksa peşimde koşuşturan üç şirket var, yakında beni bulamayacaksınız, bilesiniz…!” demiş.

“-Hangi şirketler onlar?” diye sormuş patronu..

“-İnanmıyorsanız söyleyeyim efendim..

Elektrik şirketi, doğalgaz şirketi ve Belediyenin su şirketi…!”

Bana da bunu dün anlattılar ama içimden hiç gülmek gelmedi nedense…!

 

BENZER HABERLER