Ayı’nın yeğeni olarak gidersin karizmayı çizersin…(ona göre)

KURU’nun yanında yaş yanar mı pek bilmem ama bazen GURUR’un yanında çok şey yanıyor…! Biz buradan gidipte hala devam eden Taksim Gezi Parkındaki protesto olaylarını ısıtıp ısıstıp yazacak değiliz. Ancak bu olaylar başladığından beri kendi kendime sürekli sormuşumdur ; “Bu insanların yapacak başka işi yokmudur?” diye. Zira protestolar yaklaşık 15 günden bu yana devam ederken […]
Yazarlar - 11 Haziran 2013 12:16

KURU’nun yanında yaş yanar mı pek bilmem ama bazen GURUR’un yanında çok şey yanıyor…! Biz buradan gidipte hala devam eden Taksim Gezi Parkındaki protesto olaylarını ısıtıp ısıstıp yazacak değiliz. Ancak bu olaylar başladığından beri kendi kendime sürekli sormuşumdur ;

“Bu insanların yapacak başka işi yokmudur?” diye. Zira protestolar yaklaşık 15 günden bu yana devam ederken bu insanlar hala burada tepinip durduklarına göre bunların rızıkları bir yerlerden temin ediliyordur demektir…! Kimse aç karnına işini-gücünü (varsa) bırakıp akşam sabah buralarda pineklemez değil mi?

Peki kim bu insanlar? Memur mu? Değiiiil, işçi mi? işçi olsa olsa işine giderdi, o zaman işçi de değil. Peki çiftçi mi? Çiftçinin ne işi var orada…! Asker değil, öğretmen değil, amir değil, memur değil. Fakir- fukara değil, garip- gurabba değil. Peki o zaman kim bunlar…! Kendi kanımca izah edeyim bu insanlar işini gücünü yenmiş, tuzu kuru, aşa-eşe, işe, çoluk çocuğa ihtiyacı olmayan AYLAK ve eğlence arayan insanlar.

Elbette her insan demokratik haklarını haykıracak, elbette varsa hükümetlerin politikalarını eleştirecek, demokrasi ile yönetilen ülkelerde bunlar çok doğal ve doğal olduğu kadar normal olaylardır. Ancak benim bildiğim kadarıyla dünyanın hiçbir ülkesinde hiçbir eylem bu kadar sulandırılmamıştır. Taksim Gezi Parkında işini yapan ya da yapmaya çalışan tek zümre varsa kusura bakmayın ama o da polis teşkilatıdır. Gerisi fasa-fiso dolu kalabalık…!

***                             ***                             ***

Şimdi yazının ilk paragrafından sonra devam edelim. Taksim olaylarını bahane eden Uzunköprü’lülerin yaptığı daha doğrusu yapmaya çalışırken eline yüzüne bulaştırdığı yürüyüşü kaleme almaya değmez diyerek başka gelişmeleri bu köşeye aktarayım.

Bilirsiniz ve biliriz ki her insanın yüreğinde sevdiği ya da destekleği siyasi parti ya da o partinin liderleri elbette vardır. Ancak ilçede özellikle seçimle işbaşına gelmiş gerek Oda, gerek Dernek ve gerekse topluma malolmuş çeşitli sivil toplum kuruluşlarında Başkan ya da yönetici vasfına sahip kişiler siyasi görüş ve fikirlerini bir şekilde halka ilan etme gayretine girerse (ki giriyorlar) büyük hata içine girmiş olurlar.

Onun için başta Belediye Başkanları olmak üzere ilçenin diğer sivil toplum kuruluşları seçildikleri günden itibaren hangi görüşe mensup olurlarsa olsunlar bu görüşlerini bir diğer seçimler gelene kadar bu düşüncelerini ertelemelidirler.

Hele hele bu Taksim olayları patlak verince Uzunköprü’de bu mevkiilerde bulunan gerek Oda, gerek, Dernek ve gerekse diğer sivil toplum kuruluşların bazı Başkanlarının heyecanlarına yenik düşerek özellikle sosyal medya dediğimiz face’ler üzerinden renklerini belli ederek halkı yönlendirmeye çalışmaları tepki seslerinin hergün artarak konuşulmaya başladığını bilmeleri gerektiği için buradan hatırlatayım dedim.

Öyle zannediyorum ki bu paylaşımları yapanlar seçilene kadar ; “Ayı’ya dayı” demiş olacaklar ki bugün aradan çok geçmeden bu yolla belki de birilerine şirin görünmek ve vafa borçlarını ödeme gayreti içerisine girmişlerdir diye düşünmeden edemiyor bazen insan.

Özellikle seçildikten sonra bu insanlar daha saydam, daha uzlaşıcı, daha şeffaf, daha kucaklayıcı, daha sevecen ve daha tarafsız olurlarsa gelecek seçim için prim yaparlar aksi halde seçilene kadar eğer birilerine köprüyü geçene kadar DAYI…! demişlerse vayy bu diyenlerin haline…!

Bu konuda ne demişti büyük üstad bunu sakın olaki hiçbir zaman aklınızdan (varsa)  çıkarmayın.

“Sakın ola köprüyü geçene kadar dahi olsa, ayıya DAYI deme.

Olur ya köprünün tam ortasında köprü yıkılacak olursa öbür tarafa AYI’nın yeğeni olarak gidersin…!”

BENZER HABERLER