Son yazılarımla ilgili olarak yıllardır bu köşeyi takip eden okurlarımızdan ben de zaman zaman eleştriler almıyor değilim. Misal, geçenlerde kendisiyle karşılaştığım CHP eski İlçe Başkanlarından bir dostum aynen şu ifadeleri kullandı hemde yüzüme karşı ;
“Vay be KASABALI sen de AK Parti’li oldun…!” Yemin billah bırakın bu partili olmayı, en ifrit olduğum siyasi partiden sonra gelir bu siyasi partinin felsefesi bana. Ben yazılarımda sadece milletin konuştuğu, vatandaşın ortak payede buluştuğu serzenişleri kaleme alıyorum o kadar.
Kaldı ki şimdinin Sağlık Bakanı daha vekil bile olmadan AK Parti Uzunköprü İlçe Başkanlığına ilk geldiğinde kendisine Edirne’li olmadığı için bir basın mensubu olarak “İTHAL” yakıştırmasını yapan benim. Yine sayın Bakanımıza kimsenin cesaret edemediği o zaman çok konuşulan Wikileaks belgeleriyle alakalı soruları bizzat ben sordum. Kimse sıktırıp ta soru bile soramamıştı. (az daha sopa yiyecektik…!)
*** *** ***
Bakın şimdi bu yazacaklarımı CHP’li birçok kişi bile ; “Evet çok doğru” diyerek destekleyeceklerdir. Eski DSP’li şimdinin CHP’lisi Erdal KESEBİR Çarşamba günü ilçe binasında Belediye Başkanlığı için açıklama falan yapacakmış ya, belki kendisini tanımazsınız diye bazı hatırlatmalarda bulunayım istedim.
Zira ben KESEBİR’i Uzunköprü Halk Ekmek’ten bilirim…! Ben kendisini UZ-PAŞ’tan tanırım, Kırcasalih’te bir zamanlar kurulan KIR-SEN Şirketinden hatırlarım. Ben KESEBİR’i rahmetli ECEVİT’e karşı başlattığı Çile Çiçekleri Hareketin’den bilirim. Ben onu son olarak CİNDORUK’un partisine transfer oluşundan ve bu partiden aday oluşundan tanırım. Bu anlattıklarım ve yazdıklarım her ne kadar geçmişte yaşanan acı hatıralar olsa da tam da zamanı gelmişken yad edelim dedik, kötü mü ettik. Karanlık dediğin ışığın uykusudur, bunları dile getirmek dürüstlüğün kuytusudur karddeeeşşş…
Bu yazılanlar daha işin çeyreği, henüz erken diye kısa keselim dedik. Daha önümüzde çoook sıcak günler olacak kısmetse biz bu köşeden meraklıları serinletmeye devam ederiz herhalde…!
*** *** ***
Uzun bir süreden beri sesi soluğu çıkmayan Milliyetçi Hareket Partisi’nde de nihayet beklenen hareketlilik başlamış gibi görülüyor. Önceki gün bana telefonla yapılan canlı yayında daha önce de adı MHP ile alakalı geçen 1962 Uzunköprü doğumlu Prof. Dr. Mehmet AKALIN’ın MHP eski İlçe Başkanı Mehmet AKTAŞ ve oğlu Edirne Ülkü Ocağı Başkanı Tahsin AKTAŞ’la birlikte çevre yolunda yeni açılan LİMOS kafede kulis yaparken görülmüşler. Hayırlı olsun diyecem ancak bugüne kadar bu kasabanın semtine uğramamış bu kişiler herhangi bir seçimin olasılığında acilen insanların başına üşüşürler. Bu ilçede bu partinin bugüne kadar bayraktarlığnı yapan ve Belediye Başkanlığı yapacak onlarca insan varken bu çaresizlik ve dışa bağımlılk neden…
*** *** ***
Diğer taraftan ilçede yaygaracılık ve fesatçılktan başka kıyamet tellallığına soyunanların son çırpınışlarına rağmen AK Parti’nin Belediye Başkan adayının açıklanmasına da sayılı günler kaldı.
(TELLAL ; Bir bilgiyi, ilgiyi, haberi etrafa duyurmak için halkın arasında bağıra çağıra dolaşan zat, çığırtkan.)
İyi bir kaynaktan edindiğim bilgilere göre Bakan partinin adayına ;
“Hadi bakalım Allah’ın izniyle, Uzunköprülülerin sevdasıyla bu işi çabuklaştıralım.” Demiş.
Hani nasıl derler sütten ağzı yanan yoğurdu ıslatarak yer diye koyu bir CHP’li sonradan AK Parti’li olan bir kişi aynen şunu diyor etrafına haykırarak ;
“Ne zaman sağır bir ressam kristal bir zemin üzerine düşen gülün çıkardığı sesin resmini yaparsa işte bir daha o zaman CHP Uzunköprü Belediyesini ikinciye kazanır…!”
Yemin billah bunu o adam diyor ben demiyorum, kaldı ki böyle bir cümleyi ben hayatta kuramam bilirsiniz…