Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

AK Parti İlçe Başkanı Kuruşar 28 Mayıs öncesi net konuştu; “ÖYLE BİR KAZANACAĞIZ Kİ HİÇ KİMSE KAYBETMEYECEK”

“Tek rakip olarak gördüğümüz
  • “Tek rakip olarak gördüğümüz rehavetin, kapımızdan içeri girmesine, kalbimize değmesine izin vermeyeceğiz”

  • “İsmi oturduğu masada hatta kendi partisinde bile tartışılan bir adaya vatandaşlarımız nasıl güvensin?”

  • “Bol keseden atsalar da nafile, 2019 vaatleri havada kalan biri kimseyi inandıramaz”

  • “Kumar masasına oturmayız, terörün gölgesinin düştüğü yerde olmayız!”

  • “HDP terör bağlantısını kabul ediyor ama bir türlü millet ittifakını inandıramıyor”

  • “Demirtaş’a özgürlük, özerklik vadedenler suratına milliyetçilik maskesi taktı”

  • “Vatandaşlarımız feraset sahibidir, meclis dengesini görmezden gelmez. Aksi bir durum baharın değil kara kışların habercisi olur ”

 

Adaylardan birinin yeterli salt çoğunluğu yakalayamaması nedeniyle 2. tura kalan cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi, tüm Türkiye 28 Mayıs tarihinde sandıktan çıkacak sonuca kilitlendi. 14 Mayıs  tarihinde Cumhurbaşkanlığı ve 28. dönem milletvekili genel seçimlerinde rekor bir katılımla sandık başına giden seçmenlerin, 2.tur cumhurbaşkanlığı seçiminde de daha fazla bir oranda yeniden sandık başına gitmesine yönelik siyasi partilerden yapılan çağrılara AK Parti Uzunköprü İlçe Başkanı Önder Kuruşar’da destek oldu.

 “TEK RAKİBİMİZ REHAVET”

Oy kullanmanın bir vatandaşlık görevi olduğunu belirten İlçe Başkanı Kuruşar, 2. tur seçiminde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın en büyük rakibinin rehavet olduğunun altını çizdi. Siyasetin yenilmez başpehlivanı olarak tanımladığı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2. tur seçimlerini büyük bir farkla kazanacağından emin olduğunu belirterek sözlerine başlayan İlçe Başkanı Kuruşar;

“Milletin adamı Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a kendi seçim bölgem olan Uzunköprü’den 14 Mayıs seçimlerinde verdiğimiz desteği, 28 Mayıs’ta daha güçlü bir şekilde sürdüreceğiz. Bu temenni değil, bilakis gezdiğim sokaklarda, köylerde, elini sıktığım vatandaşlardan edindiğim tespittir. Millet ittifakı paydaşları birbirlerine karşı eliyle kalp yapmakla uğraşırken, cumhur ittifakı paydaşları ilk günden beri sahadalar. Allah’ın izniyle ikinci tur seçimlerinde rakip olarak gördüğümüz rehavetin kapımızdan içeri girmesine, kalbimize değmesine izin vermeyeceğiz. Sürecin başından beri cumhur ittifakı olarak milletin içerisindeyiz; çünkü biz Sayın Cumhurbaşkanımıza inanıyoruz, güveniyoruz, aşk ile çalışıyoruz ve yorulmuyoruz. Millet ittifakı adayına kendi partisinin, ona destek olan partilerin yönetim kadrosu bile inanmıyor.  İnanmıyor ki vatandaşların gözünün içerisine bakıp oy istemeye dahi üşeniyorlar.“ dedi.

“İSMİ OTURDUĞU MASADA HATTA KENDİ PARTİSİNDE BİLE TARTIŞILAN BİR ADAYA VATANDAŞLARIMIZ NASIL GÜVENSİN?”

Kaybettikleri her seçimin ardından kendini sorgulamak yerine kibirli ağızlarıyla milletin sandık iradesine hakaretler savuranların, Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’a destek veren seçmeni hor gören ithamlarda bulunanların, 28 Mayıs’ta bir kez daha milletin tokadını enselerinde hissedeceklerini belirterek sözlerini sürdüren AK Parti Uzunköprü İlçe Başkanı Önder Kuruşar;

“ Samimiyetle söylemek isterim ki; her seçim sandıkların açılmasıyla birlikte muhalefet tarafından milletin iradesine yönelik yapılan saldırılar bir rutine dönüştü. Kendilerine destek olmayan seçmenleri koyun sürüsü, makarnacı, cahil diye yaftalayanlar;  14 Mayıs’ta bu kez deprem bölgelerinde ki vatandaşlarımızı hedef aldılar. Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi’nde yaşananlar, sosyal medyadan yapılan paylaşımlar hepimizin malumu. Gerçekten muhalefet adı altında milletin karşısına saygısızca dikilenlere artık üzülüyorum. Cahil, makarnacı dedikleri seçmenin her sandık başına gittiğinde inandığı ve kabul ettiği adaya oy verirken yaşadığı gururdan mahrum bir ömür geçirenlerin haline acıyorum aslında. Bir tarafta başarısız bulduğu bir genel başkan tarafından yıllardır yönetilen, göğsünü gere gere oy veremeyen, fakat yine de tıpış tıpış sandığa gitmek zorunda kalan bir CHP tabanı var.  Dün İhsanoğlu, bu gün ise kendi parti üyelerinin önüne sandık koysa muhtemelen sonuncu olacak Kılıçdaroğlu. Aslında duydukları öfke seçmene değil kendilerine.

Diğer tarafta masadan kalkıp Kemal Kılıçdaroğlu’nun adının önüne KAYBEDECEK ADAY sıfatını koyan Meral Akşener’in partisi İyi Parti. İyi Parti tabanı da, genel başkanı tarafından kumar masası ilan edilmiş, milletin talebini yansıtmayan ve kazanacağına inanmadığı bir adaya oy vermek zorunda bırakılmış durumda. Ben İyi Parti’ye gönül vermiş seçmenlere sesleniyorum, genel başkanınızın kalkmak isteyip de kalkamadığı, dağıtmak isteyip de dağıtamadığı şu kumar masasından kalkın. Bunu millet için, bunu memleket için, bunu partinizin ikbali için yapın.” çağrısında bulundu.

“BOL KESEDEN ATSALAR DA NAFİLE, KİMSEYİ İNANDIRAMAZLAR”

Sözlerini millet ittifakı cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçim vaatlerine yönelik değerlendirmelerde bulunarak sürdüren İlçe Başkanı Kuruşar;  “Düne kadar Türkiye Cumhuriyeti’nin kasasının tam takır olduğunu iddia edenler, seçim meydanlarında sana söz sloganıyla bol keseden atmaya başladılar. Çok şükür ki devletimizin kudreti yerindedir. Ama devlet yönetmek bir ciddiyet ister, planlama ister. Ona bu kadar buna bu kadar demekle, tutamayacağı sözler vermekle bu işler olmaz. Ben sormak istiyorum; Kemal Kılıçdaroğlu bu güne kadar vermiş olduğu hangi sözünü tutmuştur. Bir tanesini söyleyin desem millet ittifakına gönül verenler birbirine bakarlar. Yok çünkü. 2019 yerel seçimlerinde traktör dağıtanlar, öğrenciye ücretsiz toplu taşıma verecek olanlar, çiftçiye bedava elektrik vaatleri, belediye işçilerine verilen namus sözleri hepsi yalan oldu. Onun içindir ki bu gün verilen vaatlerin 14 Mayıs’ta karşılığının olmadığı gibi 28 Mayıs’ta da karşılığı olmayacaktır. Milletimizin boş laflara, yalan laflara karnı toktur.” dedi

“KUMAR MASASINA OTURMAYIZ, TERÖRÜN GÖLGESİNİN DÜŞTÜĞÜ YERDE OLMAYIZ”

Muhalefet etmek ve kendi ikbalini gözetip milleti, devleti müşküle düşürecek kararlar almanın arasında büyük bir fark olduğunun altını çizerek sözlerini sürdüren Kuruşar; “ 14 Mayıs seçimlerine sayılı günler varken İyi Parti kanadından iki söylem yükselmiştir. Biri Sayın Meral Akşener diğeri ise Sayın Yavuz Ağıralioğlu’nun dudaklarından dökülmüştür.

Sayın Akşener, “İyi Parti kıskaca alınmıştır. 6’lı masa artık millet iradesini kararlarına yansıtma kabiliyetini kaybetmiştir. Ne kumar masasında ne de noter masasında olmayacağız” çıkışından sonra kendisinin de üzerine basa basa vurguladığı kıskaçtan kurtulamamış, övgülerine mazhar olduğu kanadın bin bir türlü hakaretine boyun eğerek masaya dönmüştür.

Cumhur ittifakına ve Sayın Cumhurbaşkanımıza sert muhalif tutumuyla akıllarda yer etmiş Sayın Yavuz Ağıralioğlu ise ‘terörün gölgesinin düştüğü masada olmam, terör örgütlerinin taleplerini karşılayan adayın ardında durmam’ diyerek böyle bir vebalin ortağı olmayı reddetmiştir. Bu güne kadar Cumhur ittifakına gönül verip oy vermiş, sayın cumhurbaşkanımıza destek vermiş ama farklı farklı gerekçelerle kalbi kırılmış, belki de benim, benim gibi yönetim kademelerinde yer almış kişilerin tarafından gücendirilmiş dava arkadaşlarıma İyi Parti çatısı altında cereyan eden bu durumu iyi etüt etmesini istiyorum.

Ve bir çağrıda bulunuyorum; Sayın Yavuz Ağıralioğlu’nun, Sayın Sinan Oğan’ın ve Türkiye Cumhuriyeti her vatandaşının gerekli şartları sağladığı takdirde cumhurbaşkanı adayı olma hakkı kasetçiler tarafından elinden alınan Sayın Muharrem İnce’nin; kendi siyasi kariyerlerinin hesabını tutmadan reddettiği kumar masasına oturanlara, terörün gölgesinin düştüğü adayın etrafına doluşanlara inat, Sayın Cumhurbaşkanımızın ardında bu güne kadar olduğundan daha güçlü bir şekilde birlik olmaya davet ediyorum.” İfadelerini kullandı.

“HDP TERÖR BAĞLANTISINI KABUL EDİYOR AMA BİR TÜRLÜ MİLLET İTTİFAKINI İNANDIRAMIYOR”

Açıklamalarına muhalefetin HÜDAPAR üzerinden yürüttü terör yakıştırması üzerinden devam eden Kuruşar; “Bu gün HÜDAPAR’ı terörle ilişkilendiren siyasi parti liderlerinin, dün eksiksiz bir şekilde bu partinin kapısını nasıl aşındırdıklarını, genel başkanlarına alkışlarla nasıl tempo tuttuklarına herkes şahittir. HÜDAPAR cumhur ittifakı yerine desteğini millet ittifakına ve onun adayından yana kullansa inanın ki methiyeler düzerken dilleri dolanacak olanlar şimdi kara propaganda peşindeler. HÜDAPAR genel başkanı “ben terör örgütleri ile iş tutmam, ben siyasi bir partiyim. Hiçbir terör örgütü ile bağlantım yoktur diyor” ama Yeşil Solcu ve HDP seviciler, seçim öncesi HÜDAPAR’ın kapısında yatanlar bir türlü ikna olmuyor.

Türk bayrakları ile miting yapan HÜDAPAR’ın söylem ve tutumlarını ısrarla görmezden gelen bu arkadaşlar daha düne kadar eli kanlı PKK terör örgütünün siyasi ağızı HDP için güzellemeler yapmıyorlar mıydı? HDP’ye oy veren seçmenler üzerinden parmak hesabı yapanlar işi öyle bir boyuta getirmişti ki; kendi seçmen kitlesi bir tarafa, sırtlarını Kandile, PKK’ya YPG’ye dayadığını haykıran, terör bağlantılarını açık ve net bir şekilde kabul eden HDP yönetimini bile terörle bağlantısının olmadığına inandırmaya çalıştılar. “YPG terör örgütü değildir” dediler yetinmeyip “Sınırlarımızda PYD olsun” dediler. Diyarbakırlı annelerin çığlıklarına kulaklarını tıkayıp, binlerce vatan evladının kanını döken, bebek katili teröristlerin destek açıklamasına kulak kesildiler. HDP demek PKK demektir. Kim HDP, Yeşil Sol savunuculuğu yapıyorsa bilsin ki PKK’ya destek veriyordur. Çünkü bu partilerin derdinin Kürt kardeşlerimiz olmadığı, amaçlarının siyaset yapmak olmadığını geçmiş yıllarda gördük. Siyasi menfaatlerimizi düşünmeyip, kimsenin cesaret edemediğini yaptık ve maskelerini indirdik.” dedi.

“DEMİRTAŞ’A ÖZGÜRLÜK ve ÖZERKLİK VADEDENLER SURATLARINA MİLLİYETÇİLİK MASKESİ TAKTI”

Millet ittifakı cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’un 14 ve 28 Mayıs tarihleri arasında söylemlerinde ki farklılığa dikkat çekerek sözlerini sürdüren Kuruşar; “ Baktılar ki olmayacak millet ittifakı paydaşları ve adayları klavyenin tüm tuşlarına basmaya başladılar. Karadeniz’de,  İç Anadolu’da muhafazakâr-milliyetçi, Güneydoğu Anadolu’da HDP’li, Ege ve Marmara’da ulusalcı oluyorlar. Her bölgeye, her yeni güne, her seçim döneminde yeni bir maske takıyorlar. 14 Mayıs öncesi;  Demirtaş’a özgürlük, PKK’ya özerklik, Fetö’cülere geri dönüş, kayyum üzerinden terörle iltisaklı olan HDP’li Belediyelere kolaylık vadedip, Suriye’den çekileceğiz diyerek Amerika’ya,  Doğu Akdeniz’den çekileceğiz diyerek Yunanistan’a, Siha’larımızı dillerine dolayıp Avrupa’ya ve  İsrail’e selam çakanlar ,  sandıktan istediğini alamayınca 28 Mayıs seçimleri öncesinde taktik değişikliğine gittiler. Lakin milletimiz bu oyunlara kanmaz. Hangi maskeyi takarlarsa taksınlar onları;  28 Şubat’ta başörtüsüne uzattığı ellerinden, Gezi Parkında ‘mesele ağaç değil, sen hala anlamadın mı?’ diyen dillerinden,  bu gün komplo olduğunu kabul ettikleri17-25 Aralık’ta ki yalanlarından ve 15 Temmuz’da tankların arasından geçip giderken bıraktığı ayak izlerinden tanır.” dedi.

“VATANDAŞLARIMIZ FERASET SAHİBİDİR, MECLİS DENGESİNİ GÖRMEZDEN GELMEZ”

Açıklamalarının son kısmında 14 Mayıs seçimlerinde belirlenen meclis aritmetiğini hatırlatan Kuruşar;

“14 Mayıs’ta milletimizin tercihini cumhur ittifakından yana kullanarak parlamentoda 323 milletvekili ile temsil yetkisi vermiştir. Bundan anlaşılacağı üzere millet ittifakının parlamenter sisteme dönüş çağrısı karşılık bulmamıştır. 28 Mayıs akşamı seçilecek cumhurbaşkanı ülkenin yönetimini Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine bağlı kararak yapacaktır. Öyle ki yapacağımız tercih bir bakıma devlet ve millet için hayati bir önem taşımaktadır. O yüzdendir ki meclisin çoğunluğunun desteğini kazanmış Cumhurbaşkanımız 2. turda milletimiz tarafından kuvvetli bir destek alacaktır. Aksi bir durum, yani meclis ve cumhurbaşkanı uyumsuzluğu baharın değil kara kışların habercisi olur.  Ben milletimizin feraset sahibi olduğunu ve bu durumu mutlaka göz önünde bulunduracağına inanıyorum. Türkiye Yüzyılı’nın temelinin atılacağı tarih olan 28 Mayıs gecesinde, Cumhur ittifakına destek vermiş tüm dava arkadaşlarımı yapacağımız kutlamalara şimdiden davet ediyorum. Öyle bir kazanacağız ki hiç kimse kaybetmeyecek” Dedi.