-
Uzunköprü 80. yıl Anaokulu Müdüresi Sedef Bağmen’den öğrencilerine öğüt; “Okumaktan, çalışmaktan, üretmekten asla vazgeçmeyiniz, üşenmeyiniz, yılmayınız. Yorulsanız da Atatürk ilke ve inkılaplarının savunucusu ve takipçisi olunuz…”
Cumhuriyeti’nin 101’inci yıl dönümü kutlamalarına 80. Anaokulu öğretmenleri eşliğinde hazırlanan yaşları 3-5 arasında değişen minik öğrencilerimiz vatandaşlara erken bayram coşkusu yaşattı. 80. Yıl Anaokulu bahçesinde 28 Ekim Pazartesi günü Saat 10.30’da düzenlenen 101. yıl kutlamaları kapsamında minik öğrencilerimiz ellerinde Türk bayrakları ile farklı yaş gruplarına özgü gösteriler sundu.
Okul Müdürü Sedef Bağmen, 3 yaş sınıfı öğretmeni Burçin İşgören, 4 yaş/A sınıfı öğretmeni Hatice Balcı Perpel, 4 yaş/B sınıfı öğretmeni Dilara Buçukçu, 5 yaş/A sınıfı öğretmeni Gonca Özgüven, 5 yaş/B sınıf öğretmeni Çisem Topaç’ın öğrencileri ile birlikte hazırladığı program velilerden oluşan geniş izleyici kitlesi tarafından büyük alkış aldı. Minik öğrencilerinin ellerinde Türk bayrakları ile farklı yaş gruplarına özgü gösteriler sunduğu 101. yıl kutlamalarının açılış konuşması okul müdüresi Bağmen tarafından yapıldı.
BAĞMEN’DEN ÖĞRENCİLERİNE ATATÜRK ÖĞÜDÜ
29 Ekim Cumhuriyet Bayramının anlam ve önemini vurgulayıp, öğrencilerine Atatürk ilke ve inkılaplarının savunucusu ve takipçisi olması öğüdünde bulunan Uzunköprü 80. yıl Okul Müdüresi Sedef Bağmen katılımcılar tarafından yoğun alkış alan açılış konuşmasında şu ifadelere yer verdi;
;“Bugün Genç Türkiye Cumhuriyeti’nin en mutlu günlerinden olan 29 Ekim Cumhuriyet bayramı. Bağımsızlığımızın, milli egemenliğimizin, hür irademizin meclise taşındığı, bir ve birlik olarak eşitlik ve kardeşlik duygusuyla kenetlendiğimiz gün bugün. Bundan tam 101 yıl önce Ulu Önder Atatürk ve dava arkadaşlarının 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkarak başlattıkları mücadelenin, kazanılan savaşların, akıtılan kanların, öksüz kalan bebelerin armağanı olan bu gün kutsaldır, kıymetlidir, anlamlıdır.Hepimize kutlu olsun.29 Ekim 1923 sadece saltanatın kaldırılması veya Cumhuriyet’in ilanı değil, anlayış ve yaşamların değişmesi, Türk’e en çok yakışan idare biçiminin devlete egemen olmasıdır. Bu bayram Anadolu’nun her ovasında, dağında, yaylasında, yaşlısından gencine, kızından erkeğine, doğulusundan batılısına kadar sevinç ve gururla kutlanması gereken büyük bir gündür.
Ulu önderin dediği gibi bu Cumhuriyet, halkımızın yıllardır özlemini duyduğu bağımsızlık güvercini, insan olmanın haklı gururu, eşitlik ve onurla yaşama biçimidir. çağdaş medeniyet yolunda aklı ve bilimi rehber edinerek yürüyen Genç Türkiye Cumhuriyeti, eğitim kadrolarıyla, öğrencileriyle, gencinden yaşlısına tüm halkıyla bu yüksek ideale sadık ve sevgili olarak yürümüş ve yürümeye de kararlıdır. Cumhuriyet fazilettir. Bu şerefli kazanımı gelecek yüzyıllara taşımak bizlere ve genç nesillere Yüce Atatürk’ün mirası ve emanetidir. O’nun gençliğe hitabında seslendirdiği gibi hürriyet ve istiklali muhafaza ve müdafa etmek en başta gençlerin görevidir, Cumhuriyet payidar kalacaktır.Bağımsızlık ve egemenlik, tarih sahnesine çıktığı ilk günden beri esir olmamış ve devletsiz kalmamış Türk Milleti’nin en yüce sevdasıdır. Bunu hakkıyla sürdürmek, atalarımızdan aldığımız Cumhuriyet bayrağını daha da yücelterek gelecek nesillere taşımak hepimizin vicdan ve vatan borcudur.
Siz sevgili öğrenciler, Cumhuriyet sizleri fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür bireyler olmanızı ister. Bu uğurda okumaktan, çalışmaktan, üretmekten asla vazgeçmeyiniz, üşenmeyiniz, yılmayınız. Yorulsanız da Atatürk ilke ve inkılaplarının savunucusu ve takipçisi olunuz.Cumhuriyeti bize armağan eden başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve dava arkadaşlarını, tüm şehit ve gazilerimizi saygı ve minnetle anıyor
Sözlerime ulu önderimiz Atatürk’ün sözleriyle son vermek istiyorum; Türk Milleti yüzyıllardan beri hür ve müstakil yaşamış, istiklâli yaşamak için şart saymış bir kavmin kahraman evlâtlarından ibarettir. Bu millet istiklâlsiz yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır.”